Düşük Karbonlu Betonla 3D Baskı: CO2 Emisyonlarını ve Malzeme Atıklarını Azaltma

Sudan sonra beton, gezegende en çok tüketilen ikinci malzemedir. Betonun üretimi önemli ölçüde artmakta olup, 4,4 milyar tondan 2050 yılına kadar üretimin 5,5 milyar tona ulaşması beklenmektedir. Ne yazık ki, bu beton üretimi çok büyük bir çevresel maliyetle geliyor; çünkü beton üretimi küresel karbon emisyonlarının neredeyse yüzde sekizinden sorumludur. Bu tahmini beklenen büyüme ile inşaat sektöründeki paydaşlar, sürdürülebilir yapı malzemeleri ve yenilikçi süreçleri entegre etme konusunda çalışmalıdır.

1,2 milyon kilometreden fazla elektrik iletim ve dağıtım hattına sahip yenilenebilir bir enerji şirketi olarak Iberdrola, fosil yakıtlardan yenilenebilir enerjiye geçişi kolaylaştırmak ve bu yeşil enerjiyi yük merkezlerine ve müşterilere ulaştırmak için daha fazla iletim şebekesine ihtiyaç duyuyor. Bu yeni tesislerin çevresel etkisini en aza indirmek ve proje maliyetleri ile teslim sürelerini azaltmak amacıyla çalışan enerji devi, iletim ağının yapısını iyileştirmek için 3D baskı teknolojisini uygulamaya koydu. Bu amaçla Iberdrola, Hyperion Robotics ve Peikko Group ile iş birliği yapmaya karar verdi.

Hyperion Robotics tarafından sağlanan çözüm, verimliliği ve süreç üretkenliğini artırarak elektrik taşıma tesislerinin inşasını optimize etmeyi amaçlıyor. Nitelikli işgücü sıkıntısı yaşayan inşaat sektörünün en az otomasyona sahip sektör olduğu göz önüne alındığında, çözüm çok pratik ve doğru zamanda geliyor. Düşük karbonlu betonun büyük ölçekli 3D baskısı, daha ucuz, hızlı, güvenli ve çevre dostu beton yapısı sağlar.

Yenilikçi 3D Baskı

Yenilikçi 3D baskı Mikro fabrikaları ile Hyperion Robotics, gereken yapısal beton miktarını ve üretilen atık miktarını %75'e kadar dayanan önemli ölçülerde azaltıyor. Çözüm, süreci daha sürdürülebilir kılmakla kalmaz, aynı zamanda işçiler süreci denetlerken ağır işleri robotlar yaptığından sağlık ve güvenlik koşullarını da iyileştirir.

Geri dönüşüm, endüstrinin Hyperion'un robotik 3D baskı çözümü ile çözülmekte olan bir başka sorunudur. Şu anda, atık malzemenin çoğu geri dönüştürülmemektedir, ancak baskı sistemi, yüksek fırın cürufu, uçucu kül, madencilik gibi endüstriden döngü sonu malzemelerinin bir kombinasyonu ile yapılan güçlendirilmiş düşük karbonlu betonun kullanılmasını mümkün kılmaktadır. Bu çözüm, önemli maliyet tasarruflarına ve somut CO2 emisyonlarında %90 azalmaya katkıda bulunan atıkların kullanımıyla mümkündür.

3D Baskılı Ped

Hyperion'un yenilenebilir enerji şirketi Iberdrola ve beton elemanlar için bağlantı teknolojisi tedarikçisi Peikko Group ile ortaklaşa yürüttüğü son projesi, dünyadaki ilk 3D baskılı ped temeli ile başladı.

Hyperion Robotics'in kurucu ortağı Henry Unterreiner şunları söyledi: “Bu 3d baskılı temel çok özeldir. Temel, Peikko ve Iberdrola'nın yardımıyla tasarlanmış ve basılmıştır. Dünyada bir ilk olmak, tipik olarak enerji altyapılarında veya başka tür projelerde bulabileceğiniz geleneksel ped temele kıyasla, malzemeden %75 tasarruf sağlanmasına yardımcı oluyor.”

Yenilikçi 3D baskılı yapı, yatay ve dikey çekme ile test edildi. Bu testler, pratikte geleneksel ped temellerin eşdeğer gücüne ulaşmak için malzemenin sadece %25'inin yeterli olduğunu gösterdi. Bu, endüstrinin uzun vadeli geleceği için CO2 ayak izi ve inşaat metodolojisi iyileştirmeleri açısından büyük bir başarıdır.

Beton 3D baskı teknolojisi ve robotik, inşaat sektörüne önemli ve heyecan verici yeni olanaklar getirerek karbon ayak izini iyileştiriyor. Aynı zamanda beton elemanların üretimini doğrudan sahada yaparak iş sürecini basitleştiriyor.

Bu proje, endüstrinin uzun vadeli geleceği için CO2 ayak izi ve inşaat metodolojisi iyileştirmeleri açısından büyük bir başarıdır. Hyperion şimdi, bu yeni tesislerin çevresel etkisini en aza indirmek, proje maliyetlerini ve teslim sürelerini azaltmak amacıyla; bu 3D baskı uygulamasını büyütmek ve enerji altyapılarına uygulamak için çalışıyor.