Karma Kullanım Alanlarına Hayat Vermenin 6 Yolu
Karma kullanım alanlarını harekete geçirmek ve tam potansiyellerini gerçekleştirmek adına, proje ekipleri bir topluluk duygusu yaratmayı ve yerel tarihe saygı göstermeyi hedeflemelidir.
Karma kullanım alanları, orijinal yinelemelerinin daha büyük, daha iyi ve daha cesur versiyonlarını sundukları için insanlarda farklı duygular uyandırır. Bu durum, iş geliştiriciler için bahsi yükseltir; ancak son ürün yerel topluluğun, bölge sakinleri ve kullanıcıların yaşam kalitesine fayda sağladığı için değerli bir meydan okuma olarak görülür. Risk, karma kullanımlı bir yer nadiren işe yarayan "herkes için her şey" olarak konumlandığında ortaya çıkar.
İş geliştiricilerin karma kullanımlı ortamları oluştururken veya yenilerken dikkate alması gereken birçok faktör vardır. İş geliştiriciler, uygun ticari ve konut ortaklarını seçmekten markalaşmaya ve tasarıma kadar, vizyonlarını hayata geçirmek, topluluk katılımını teşvik etmek ve önemli bir yatırım getirisi sağlamak için en iyi eylem planını belirlemekle görevlendirilir.
Yer stratejisi danışmanları olarak Streetsense ekibi, müşterilerine karma kullanımlı projeler için kapsamlı bir yol haritası sağlar. Böylece tüm paydaşlar süreç boyunca uyum içinde kalır. Yere, biçim ve işlevin kritik olduğu bir tüketici ürünü olarak yaklaşırlar ve daha büyük bir hikâye anlatmak için tuval görevi görürler. Her benzersiz gelişimin topluluktaki insanların yaşamlarına, ihtiyaçlarına ve isteklerine nasıl uyduğunu anlayarak, müşterilerinin değer yaratan ve son kullanıcıyı şaşırtan karma kullanımlı alanlar oluşturmasına nasıl yardımcı olacaklarını bilirler.
Bir alanı etkinleştirmek ve tam potansiyelini gerçekleştirmek için, stratejik sürecinizde göz önünde bulundurmanız gereken altı taktik:
1. Verileri İnceleyin
Veriler her yerdedir, ancak doğru verileri kullanmak ve anlamak çok önemlidir. Bir yeri nasıl tasarlayacağınızı, etkinleştireceğinizi ve ilgi düzeyini nasıl artıracağınızı belirlemek için mevcut ve hevesli kullanıcıların zihniyeti hakkında fikir edinmelisiniz. Onları neyin motive ettiğini, onlara neyin amaç verdiğini bilmek ve günlük yolculuklarını anlamak; stratejistlerinizin kullanıcılarda yankı uyandıracak, daha uzun kalmalarını, daha sık geri dönmelerini ve cüzdanlarının derinliklerine inmelerini sağlayacak bir yer oluşturmalarına olanak tanıyan önemli bilgiler sağlar. Streetsense Yer İnovasyonu Başkanı Ashley Couch bunu güzel bir şekilde özetledi: “Bir mekân, yalnızca insanlar tarafından sürekli olarak etkinleştirildiğinde bir yer haline gelir, bu da çeşitli son kullanıcılarla duygusal bir bağlantı kurulduğunda gerçekleşir. Kullanıcıların neye değer verdiklerini, ne istediklerini ve neye ihtiyaçları olduğunu bilmelisiniz. Bu bilgiler, kullanıcıları neyin motive ettiğini anlamanın anahtarıdır.”
Mobil veriler, insanların yerdeki kullanımı ve hareketi ile ilgili gerçek zamanlı bilgileri gösterdiği için oldukça değerlidir. Bu veriler, kamusal alanı etkileyebilecek fiziksel değişiklikler yapmanızı sağlar. Ayrıca sosyal medya, odak gruplar ve kaldırıma müdahaleler (yani, sokaktaki gerçek insanlarla konuşmak) aracılığıyla bilgi toplamayı da gerçekleştirebilirsiniz. Bir mahallenin kültürel yapısı da bir yeri şekillendirmek ve tanımlamak için gereklidir. Son olarak, yerler sürekli geliştiği için, neyin işe yarayıp neyin yaramadığını değerlendirmeye devam etmek önemlidir. Bir yerin organik ve devam eden evrimini sürekli takip edin.
2. Tarihe Saygı Gösterin
Bir mülkü yenilerken veya yeniden tasarlarken, geçmişine bakın. Bazı eski binalar, özellikle şehirlerdeki ve kentsel alanlardakiler, hikayeleriyle zengindir. Bu yerler, genellikle belirli mahalleyi şekillendiren bir kültürü içerir. Yerel halkın, genellikle mekânla duygusal bir bağı vardır. Tasarımcılar, binanın orijinal unsurlarını olduğu gibi bırakarak bundan faydalanabilirler. Daha fazla saygı göstermek için binanın tarihinin renklerini, şekillerini ve diğer unsurlarını markanıza ve iç tasarımınıza dahil edin.
Washington DC'deki Blagden Alley, tarihe nasıl uyum sağlanacağının en iyi örneğidir. Bir zamanlar ihmal edilen bu ara sokak, şimdi şeflerden ilham alan restoranlar, el yapımı kokteyller ve kahve, sokak sanatı ve pek çok perakende mağazasıyla dolu. Bunların çoğu, Streetsense'in bir şekilde dokunduğu, gelişen bir bölgedir.
Streetsense Tasarım Direktörü Brian Miller, Blagden Alley'in gençleştirilmesine derinden dahil oldu ve projenin bölgeye nasıl yeni bir hayat verdiğini anlattı: “2011'den beri, yerel restoran sahipleri ve markalarla çalışarak daha canlı, daha halka açık bir alanı bir araya getirdik. Ayrıca Blagden Alley ruhunu canlı tutmak istedik. Menü öğelerinden tasarıma, sanata ve mimariye kadar, bizden önceki yüz yılı aşkın şirkete saygı göstermeyi başardık.”
3. Eksik Boşlukları Doldurun
Mülkün kendisi ana odak noktası olsa da, danışmanlar da dikkatlerini yerel alana çevirmelidir. Demografiyi ve ekonomiyi tanıyın, gelişen bir karma kullanım yeri bu faktörleri karşılayacaktır. “Topluma ait olan ve aynı zamanda eksik parçaları ele alan alanlar yaratmalısınız. Daha fazla gündüz alanı, açık oturma alanları veya yeşillik katmak, daha büyük mahalleye uyum sağlamanıza katkı sağlarken, aynı zamanda toplumu nasıl yükseltebileceğinizi anlamanıza da yardımcı olur" dedi.
Topluluğa değer kattığınızda, insanların orada kalması için daha fazla talep yaratırsınız ve yaya trafiğini yerel işletmelere yönlendirirsiniz. Ancak, bu durumun doğasında var olan bir zorluk vardır: Operatörler, halihazırda alanın yakınında yaşayan ve çalışanların yer değiştirmesini en aza indirirken, ziyaretçileri çeken gelişmekte olan alanlar arasındaki çizgide yürümelidir.
4. İnsanları İlk Sıraya Koyun, Dolarlar Onu Takip Edecek
Tarihsel olarak, bir projenin güvenilirliğini ve yaya trafiğini çeken “çapa kiracıları”ydı, ancak bugünün çapaları çok farklı: harika kaldırımlar, bir topluluk duygusu, yüksek düzeyde ilgi ve güvenlik hissi, bunlardan yalnızca birkaçı. Kamusal alanı doğru bir şekilde tasarlamak, elinizdeki en büyük çapadır.
Tüketici, herhangi bir zamanda herhangi bir yerden herhangi bir şey satın alabilir. Günümüzde danışmanlar, emlak sahiplerini odaklarını “metrekare başına kira”dan ziyaret etmeye ve kalmaya değer bir yer yapmaya kaydırmaya zorluyor. Odak noktası, son kullanıcılar, yani alanı kullanacak ve tüketecek insanlar olmalıdır. Yaya trafiğini dolar trafiğine çeken özellikleri birleştirme fikri, sonunda kiracılar ve mal sahipleri de dahil olmak üzere tüm paydaşlar için ekonomik değer sağlayacaktır.
5. Topluluğu Destekleyin ve Sıcak Bir Karşılama Yapın
Bir alanı daha canlı ve daha kapsayıcı hale getirmek için, onu bir oturma odası olarak düşünün, insanların bir araya geldiği ve harika anılar biriktirdiği davetkar, sıcak bir alan. Karma kullanımlı bir alan için bu, tüm son kullanıcıları düşünmek anlamına gelir: çalışanlar, alışveriş yapanlar, konut sakinleri, satıcılar ve misafirler. İnsanlar burada başkalarıyla bağlantı ve ilişki kurmayı arzularlar. Kullanıcı koleksiyonunu bütünsel olarak düşünün, bireysel olarak değil. Unutmayın, harika bir varış noktasının en ayırt edici özelliği, her yaştan ve kökenden insanın dışlanmış hissetmeden keyfini çıkarabilmesidir.
6. Bir Alanı Vurgulayan ve Yükselten Bir Marka Yaratın
Tasarımcılar ve pazarlamacılar için sık karşılaşılan zorluklardan biri, stratejik planlama yoluyla yer ve markayı birleştirmektir. Bu iki unsur birlikte çalıştığında, tüm projeyi baştan sona hizalar. Buna karşılık, karma kullanımlı bir alan, tüketicilerin ilgisini ve sadakatini kazanacaktır.
Pek çok iş geliştirici, marka bilinci oluşturmaya projenin başında değil daha sonrasında yaklaşma hatasına düşer. Streetsense'den Ashley Couch, zamanlamanın neden kritik olduğunu vurguluyor: "Marka, bir yerin genel stratejisini besleyen organizasyon ilkelerinden biridir." Markalaşma ve kimlik sürecini geciktirmek, topluluğu, müşterileri ve kiracıları projenin vizyonuna dahil etmek için kaçırılmış bir fırsattır.
Strateji ve marka arasındaki ilişki çok önemlidir. Bir projenin vizyonu, logo ve adlandırmadan daha fazla şekilde ortaya çıkan markayı yönlendirir. Bunun yanı sıra, bu yöntem, marka, programlama, konfor ve kamusal alan seçenekleri, kiracı karışımı, etkinlikler ve aktivasyonlar vb. aracılığıyla bütünsel yer deneyimini doğrudan bilgilendirir. Strateji, markayı hayata geçirir ve marka kesinleştirir: Mekân, artık bir markadır.
Streetsense'de, harika bir yerin, insanların nedenini tam olarak bulamadan geri gelmek istemesine neden olduğuna inanıyoruz. Logolarla dolup taşmaz veya promosyon malzemelerine damlamaz. Sonuçta, iyi çalışmayan alanları hiçbir marka telafi edemez. Bunun yerine, marka bilinci oluşturma ince ama ikna edicidir. Marka bilinci, belirli bir yerle ayrılmaz bir şekilde bağlantılıdır. Aynı zamanda marka bilinci, zevkli bir deneyim yaratmak için yeterli farkındalığı ortaya çıkarır. Marka, kullanıcıları bir yeri sürekli olarak etkinleştirmeye yönlendiren duygusal bağlantılara işaret eder.
İnsanlar Yerleri Canlı Tutar
Uzay bir metadır; uzaydaki bir yere, insanları ve insanların deneyimlerini kattığınızda, o yer aktifleşir. Son iki yıldır pandeminin onayladığı şey, insanların bağlantı ve topluluk özlemi duyduğudur. İnsan bakış açısıyla yaklaşıldığında, karma kullanımlı mekanlar, kişinin yaşam tarzının bir parçası ve günlük yolculuklarının bütünleşmiş bir parçası haline geliyor.