17 Ağustos Depremi’nin Üzerinden 25 Yıl Geçti!
Tam 25 yıl önce, 17 Ağustos 1999'da meydana gelen Marmara Depremi, Türkiye'nin en yıkıcı doğal afetlerinden biri olarak hafızalarda taze. 7,4 büyüklüğündeki deprem, 45 saniye süren sarsıntısıyla Kocaeli, Yalova, Sakarya, İstanbul ve Düzce'de büyük hasara yol açtı. Depremde 17.480 kişi hayatını kaybetti, 43.953 kişi yaralandı, 66.441 konut ve 10.901 iş yeri yıkıldı. Yaklaşık 200.000 kişi evsiz kaldı ve 285.211 konut, 42.902 iş yerinde hasar tespit edildi. Bu veriler, Türkiye'nin deprem güvenliği konusundaki zayıf durumunu gözler önüne seriyor.
Prof. Dr. Naci Görür, depremlerin kaçınılmaz olduğunu ve bu konuda farkındalığın artırılması gerektiğini belirtiyor. Depremleri “dünyanın nabzı” olarak nitelendiren Görür, “Deprem olmazsa dünyanın sonu gelir. Deprem, dünyamızın dinamik bir parçasıdır. Önemli olan, insanları değil, depremler sırasında binaların yıkılması nedeniyle kaybediyoruz. Bu yüzden, depreme dayanıklı yapılar inşa edilmesi gerekiyor” dedi. Görür, Japonya örneğini vererek, orada depremlerin büyük can ve mal kaybına yol açmadığını, çünkü kentlerin depreme dayanıklı hale getirildiğini vurguluyor.
Çelik Mikrofon adlı YouTube kanalında konuşan Görür, çelik yapıların depreme dayanıklılığı artırma potansiyeline dikkat çekti. Görür, "Çelik, depreme dirençli binalar inşa etmek için tercih edilen bir malzemedir. Ayrıca, çelik binalar daha hızlı inşa edilebilir. İstanbul’u depreme hazırlamak için çelik yapıların kullanımını artırmak bu süreci hızlandırabilir.” diye ekliyor.
Consera'nın öncülüğünde hayata geçirilen Çelik Mikrofon kanalında, depreme dayanıklı yapıların ve malzemelerin tanıtılması amaçlanıyor. Kanal, mimarlardan mühendislerden akademisyenlere kadar geniş bir katılımcı kitlesiyle deprem güvenliği konusunu ele alıyor. Çelik Mikrofon, halkı depreme dayanıklı yapılar hakkında bilgilendirmeyi ve Türkiye'nin inşaat sektörünü güçlendirmeyi hedefliyor.
Consera Kurucusu ve Türk Yapısal Çelik Derneği Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Melih Şimşek, 1999 Depremi’nden bu yana çok az ilerleme kaydedildiğini belirterek, “İstanbul’da 2000 öncesi konut sayısı 4 milyon 500 bindi, şu anda 6 milyon 384 bin. Ancak kentsel dönüşüm kapsamında sadece 695 bin konut yenilendi. 2000 sonrası inşa edilen tüm yapıların depreme dayanıklı olduğunu varsaysak bile, İstanbul’da 3 milyon 800 bin deprem riski taşıyan konut bulunuyor." dedi. Şimşek, bu durumun ülkemizin en önemli sorununda hala yeterince ilerleme kaydedilemediğini ifade ediyor.