23 Haziran 2013

Çalışanlarımız misafirlerine ofisi gururla gösteriyor

1906 yılında Çin’de kurulan ve bugün Hong Kong merkezli çok uluslu tedarik zinciri yöneticisi olan Li & Fung dünya çapında 40 ülkede 140 ofis ile dünyanın en büyük tüketici ürünleri sanayi şirketleri arasında yer alır. Firma, müşterilerinin tüm ihtiyacını karşılayabileceği; ürün tasarımı ve geliştirilmesi, ham madde tedariği, üretim yönetiminden kalite kontrole; lojistik, nakliye ve diğer önemli işlevleri yerine getiren sofistike bir yapılanmaya sahip.

Li & Fung’un İstanbul merkez ofisi olan Li Fung Centre, 2011 yılında Amerikan US Green Building Council tarafından sürdürülebilir ve çevre dostu özelliklere sahip binalara verilen LEED yeşil bina sertifikasına sahip oldu. 1982 senesinde inşa edilmiş bir endüstriyel binadan dönüştürülen Li Fung Centre, mevcut binanın tüm strüktürel elemanları korunarak binanın yeni işlevini kazanması için minimum düzeyde inşaat malzemesi kullanıldı ve varolan bir yapı sadece deprem güçlendirmesi yapılarak yeni bir fonksiyon kazanmış oldu. Bizde Dünya genelinde sürdürülebilir uygulamalarıyla bilinen şirketin Türkiye İstanbul Hub Kurumsal Hizmetler Genel Müdürü Korkut Koç ile bir söyleşi gerçekleştirdik.

Li & Fung Group olarak kurum kültürü ve sürdürülebilirlik stratejileriniz nelerdir? Çevreye ve küresel iklim değişikliği risklerine karşı bugün şirketler için kurumsal sosyal sorumluluk ve sürdürülebilirliğin önemi nedir?

Sürdürülebilirlik her zaman için bizim kurumsal kültürümüzün temel bir parçası olup, bugün bulunduğumuz bölgelerde çevreye etkimizi göz önünde bulundururken, sosyal ve ekonomik gelişimi desteklemek iş modelimizin çerçevesi olmuştur. Kurumsal sürdürülebilirlik stratejimiz, kendi faaliyetlerimiz ve tesislerimizi geliştirmekle beraber tedarik zincirinin parçası olan tedarikçilerimiz, müşterilerimiz ve endüstri ortaklarımızın sürekli gelişimini göz önünde bulundurmak kaydıyla bütünleşir. Vizyonumuz kaynaklarımızı en verimli şekilde kullanmak; müşterilerimiz ve tedarikçilerimiz için katma değer yaratmak; çalışanlarımızın sağlık ve mutluluğuna odaklanarak bulunduğumuz toplulukta pozitif etkide bulunmaktır.

Sürdürülebilirlik stratejimiz çalışanlarımızı, müşterilerimizi, tedarikçilerimizi, endüstri ortaklarımızı ve toplumumuzu ortak çevre ve sosyal sorumluluklarımızı küresel olarak bir araya getirmektir. Bunlar çevresel olarak iklim değişikliğinin getirdiği riskler ve kaynak kıtlığını göz önünde bulundurarak yörenin ekonomik kalkınması ve sosyal gelişimini desteklemektir.

Stratejimiz faaliyetlerimizde, tesislerimizde ve tedarik zincirinde sürdürülebilirliği geliştirecek eylemleri içermektedir. Bu eylemlerden bazıları sosyal ve çevresel risk değerlendirmek, işimizi geliştirmek için yaptığımız yatırım öncesi dikkatli durum tespiti yapmak, performans kontrolü, performansımızı kayıt altına alarak bunları raporlamaktır. Ayrıca iş ortaklarımız ile birlikte sürdürülebilirlik programları gelişmek bizim için son derece önemlidir.

1982 senesinde inşa edilmiş bir endüstriyel binadan çevre dostu yeşil bir binaya dönüştürülen Li & Fung Centre’in sürdürülebilir mimari ve yapı teknolojileri anlamında uygulanan yaklaşımlar nelerdir? Tasarım, inşaat ve LEED Sertifikasyon süreçlerinden bahsedebilir misiniz?

Matbaa olarak inşaa edilen binamız 2000’li yılların başında ofis kullanımına uygun hale getirildi. 2009 yılında Li & Fung olarak İstanbul’daki operasyonumuzu bu binaya taşımaya karar verdik. Bünyemizde bulunan ve dünya çapında 200.000 metrekarenin üzerinde tadilat projeleri gerçekleştiren Hong Kong ekibinin uzman desteği ile ihtiyaca yönelik yerleşim planları ve tadilat projesini hazırladık. Binamızın tadilatı güncel deprem yönetmeliğine uygun bir şekilde temel ve kolonların güçlendirilmesiyle başladı. Güçlendirmeleri tamamlandıktan sonra dekorasyon ve LEED ile ilgili çalışmalara başladık.

İstanbul ofisimiz Li & Fung bünyesinde LEED NC (Yeni İnşaat/Restorasyon) sertifikasını alan ilk ofistir.

LEED kapsamında;

• Bina içinde bulunan iç bahçelerin gölgelendirme sistemleri otomasyona bağlanarak kış aylarında gün ışığının içeri girmesi; yazın ise gölgelendirilerek enerji verimliliği sağladık.

• Çalışma alanlarında enerji tasarruflu T5 armatür kullanıldı ve her istasyonun aydınlatmasının ayrı ayrı kontrol edilebilmesini sağladık.

• Binayı beş bölgeye ayrırarak “master” anahtar uygulaması sayesinde tek anahtar ile bölgelerin enerjisini kolaylıkla kapatabilmekteyiz.

,• Ortak alanlarda enerji israfını önlemek için aydınlatma ve klimalar hareket sensorüne bağlandı.

• Eskiden halojen olan çevre aydınlatma armatürleri ışığa duyarlı sensorlerle kontrol edilen LED armatürlerle değiştirildi.

• Düz çatımızın tamamına 18 kWp’lik fotovoltik sistem kurduk ve bu sistem aracılığıyla yıllık enerji tüketimimizin %3 ila %5’ini kendimiz karşılamaktayız.

• Enerji verimliliğini arttırmak için ısı geri kazanım üniteleri kullandık ve soğutma ünitemizin gazını doğa dostu gazla değiştirdik.

• Tüm çalışma alanlarında taze hava ölçümü yaparak, taze havanın yetersiz olduğu alanlar için alt yapıya ilaveler yaptık.

• Bahçemizde çeşitli ağaç ve bitkilerin yer aldığı 2.300 metrekarelik yeşil alan oluşturduk ve bu yeşil alanların sulamasını yüksek verimlilik sağlayan otomatik sulama sistemi kullanarak kuyu suyu ile yapıyoruz.

• Çalışma alanlarında kağıt, cam, metal, plastik ve kumaş geri dönüşüm ve atık pil toplama kutuları yerleştirildi.

Enerji tasarrufu, su tasarrufu, doğal ışıktan faydalanma, iklimlendirme, gri su kullanımı, iç ortam kalitesi, çevre dostu malzeme kullanımına gibi alınan tüm önlemler sonucunda binanın toplam senelik enerji ve su tüketimi değerlerinde ne gibi farklıklar oldu?

İç bahçelerin etkin kullanımı sayesinde aydınlatma için kullanılan enerjide %15’lik azalma kaydettik. Dış aydınlatmanın LED armatürlerle yapılması %50’nin üzerinde tasarruf sağladı. Bina içindeki bataryaların fotoselli batarya ile değişimi, perlatör kullanımı ve çift kademeli rezervuar su sarfiyatında %70 azalma elde etmemizi sağladı. Bahçe sulamasında ise %60’lık tasarruf sağladık.

LEED sertifikasyonu kapsamında yaptığımız yatırımların maddi olarak geri dönüşünün 10-12 yıl gibi uzun bir süre alacağının farkındaydık. Bu yatırımı yaparken bizi gerek kendi ofislerimiz arasında, gerek diğer firmalar arasında örnek gösterilebilecek “yeşil firma” olmayı hedefledik.

Li & Fung Centre’da, kağıt cam, metal ve kumaş gibi atıkların geri dönüştürülmesi için oluşturulan atık yönetim süreçleriniz ve uygulamalarınız nelerdir?

Ofis çalışma ortamlarımızda farklı noktalara yerleştirdiğimiz özel atık konteyneri tüm personelin kullanımına sunulmuştur. Gün içinde dolan bu konteynerler depomuzdaki daha büyük konteynerlerde istiflenir ve aylık olarak geri dönüşüme verilir. Kağıt, cam, metal, plastik, kumaş, karton ve pil geri dönüşüme gönderdiğimiz malzemelerdendir.

Sürdürülebilir ofis kavramı veya çevreye olan etkileri minimuma indirilmiş Yeşil Ofis konsepti, hem yapıların çevresel performanslarını arttırıyor hem de kullanıcılarına da mutlu ve verimli çalışabilecekleri bir ofis ortamı sunuyor. Son olarak çalışan memnuniyetinizden bahseder misiniz?

Çalışanlarımız stratejilerimizin uygulanmasında ve firmamızın başarısında esastır. Çalışanlarımızı desteklemek için çeşitli gelişim programlarımız bulunmaktadır. Bu programlar dışında günlük çalışma alanlarının iç bahçeler arasında olması gün boyu yeşil alan görmelerini sağlıyor; kampüsümüz öğle yemeği sonrasında yürüyüş imkanı sağlıyor; süs havuzu bulunan tropik bahçemizde yeşillikler içinde, ister kafe tarzında masalarda, ister çimlerdeki minder üzerinde personelimizin dinlenmesini sağlıyoruz. En önemlisi sağlıklı yaşamı desteklemek için soyunma odaları ve duşları bulunan 250 metrekarelik 5 yıldızlı otellerde ya da özel spor salonlarında bulabileceğiniz ekipmanların yer aldığı “fitness centre” sayesinde ofis içinde spor yapma imkanı sunuyoruz.

Çalışanlarımızın özellikle LEED Gümüş Sertifikasını almamızın akabinde çok daha bilinçli tüketime yönlendiklerini gözlemliyoruz. Özellikle tüm çalışanlarımızın misafirlerine ofisi gururla göstermeleri bize doğru yolda olduğumuzu gösteriyor.