İstanbul’da Apartmanlarda Amorti Süresi Artık 20-25 Sene

Son iki yılda konut yatırımcıları için olumlu bir dönem yaşandığını belirten EVA Gayrimenkul Değerleme Genel Müdürü Cansel Turgut Yazıcı, yüksek enflasyonlu bir ortamda gayrimenkul fiyatlarının, güvenli ancak düşük getirili bir liman olacağını ifade etti.

Yazıcı, gayrimenkul piyasasındaki stok erime hızının gösterdiği gibi, Türkiye genelinde satılık konut stokunun son zamanlarda %15 arttığını, bu artışın %19'unun İzmir'den, %12'sinin ise İstanbul'dan kaynaklandığını vurguladı. Kiralık konut stoklarındaki artışın daha dramatik olduğunu belirterek, İstanbul'un %74'lük bir artışla öne çıktığını dile getirdi.

Fiyat artışlarının kira artışını etkilediğini ve bu durumun ev sahibi-kiracı ilişkilerinde sorunlara neden olduğunu belirten Yazıcı, %25'lik artış limitinin piyasa dengesini bozduğunu ifade etti. Değer artışına rağmen kira artışının paralel olmaması nedeniyle mülkün amortisman süresinin uzadığını söyledi. İstanbul'da apartman dairelerinin amortisman süresinin geçmişte 15-18 yılken bugün 20-25 yıl olduğuna dikkat çekti.

Demografik Değişim ve Barınma Sorunları:

Yazıcı, Türkiye'nin sadece ailelerin konut barınma sorunuyla değil, aynı zamanda öğrenci ve yaşlı barınması konularında da sorunlarla karşı karşıya olduğunu belirtti. Özellikle yaşlı bakımı için hızla modeller geliştirilmesi gerektiğine işaret etti ve 2050'den sonra nüfusunun her 5 kişisinden birinin yaşlı olacağını öngördü.

Planlama ve Koordinasyon İhtiyacı:

Türkiye'nin acilen kısa, orta ve uzun vadeli barınma planlarına ihtiyacı olduğunu belirten Yazıcı, bu konuda koordinasyon sağlayacak bir kurumun oluşturulması gerektiğini vurguladı. Gayrimenkul Kurulu veya Gayrimenkul Planlama Teşkilatı gibi bir kurulun tüm düzenlemeleri koordine etmesi ve ilgili kurumlarla doğrudan iletişim kurması gerektiğini ifade etti. Aksi takdirde, güven duygusunun azalmasıyla halkın gayri resmi çözümlere yönelebileceğini söyledi.

Kurumsal Konut Üretimi ve Kiralama:

Yazıcı, konut üretip kiraya veren kurumsal sistemlerin kurulması gerektiğini savundu. Kamuya ait arazilerin konut üretimi için kullanılması, uzun vadeli kiralama metotları ve vergi avantajları gibi teşviklerle desteklenmesi gerektiğini dile getirdi. Bu şekilde, dar gelirli vatandaşlara konut sağlanması ve kurumsal açıdan konut üretimi yapmanın teşvik edilmesi hedeflenmeli.