Londra'nın En Sürdürülebilir Mimarisinde Bir Tur

Nüshet Çamuşoğlu / editor@ekoyapidergisi.org

Keresteden yapılmış bir evden mimarlık ofisine.

Yazar Harriet Thorpe ve Londra merkezli fotoğrafçı Taran Wilkho'nun yeni kitabı, şehrin en etkileyici örneklerinden bazılarını inceleyerek sürdürülebilir mimariyi  inşa etmenin en iyi yollarını araştırıyor.

Hoxton Mini Press tarafından yayınlanan "Sürdürülebilir Şehir: Londra'nın En Yeşil Mimarisi" binalarını örnek bir kalıt bırakmasını sağlamaya çalışan mimarlara ve tasarımcılara bir övgü olarak sunuluyor. Mimarlığın dönüştürücü doğasını en olumlu şekilde betimleyen Wilkes'in orijinal fotoğrafları, Thorpe'un betimleyici çalışmalarıyla ortaya çıkıyor.

Thorpe tanıtımında şöyle diyor: “Şehirler, dünya üzerindeki sürdürülebilir geleceğimizin anahtarıdır. Çünkü artık potansiyel olarak dünyayı değiştirebilecek bir çözüm sunmaktadırlar." "Bu kitap, insanlar hakkında olduğu kadar mimarlıkla, şehirleri tasarlayan ve onlarla çalışanlarla da ilgili" diye devam etti. 

Kitap, her biri 30 farklı proje içeren beş kapsamlı bölüme ayrılıyor. Birinci bölümde "Sürdürülebilir Şehirler İnşa Etmenin Altı Yolu" mimarların ve tasarımcıların inşa ettikleri şeyi nasıl geliştirebileceklerini açıklayan, anlaşılması kolay altı makale içeriyor. Thorpe, "Nötr karbonun ötesinde"' ile "İnsanların önemsediği yerleri yaratma" arasında değişen konularla her yaklaşımın binanın sürdürülebilir karakterini neden geliştirdiğine dair açıklamalar sunuyor.  Sonraki dört bölüm "Yaşamak, Çalışmak, Oynamak ve Paylaşmak" gibi kategorilerine ayrılıyor. Yazar projeler arasında “sürdürülebilirliğin eğlenceli hissettiği bir ev” (Can'ın Mountain View evi), “sakinlerini güçlendiren bir eko-köy” (Zedfactory, Bioregional ve Peabody Group tarafından Bedzed) ve "bir pub bahçesinde düşük maliyetli ahşap ev" (Hugh Strange'in Garip Evi Mimarlar) örnek veriyor. 

"Sürdürülebilir Şehir: Londra'nın En Yeşil Mimarisi" 1 Eylül'de Hoxton Mini Press tarafından yayınlanacak ve 30 £ (yaklaşık 36 USD) olarak satılacak.