WOMB, Milano'nun Yeni “Ekolojik Dönüm Noktası” Olmayı Hedefliyor

UOOU Studio'nun son projesi Womb proje isminin işaret ettiği rahat mimari atmosferi sağlıyor. Bu ofis binası, Reale Group/Reale Immobili için MAO Architects, Studio Dedalo Architettura, BEONE, Davide Frati ile birlikte geliştirilmiş.

Proje, Milano'nun tarihi kentsel dokusu ile ticaret bölgesinin çağdaş yeni gelişmeleri arasındaki sınırda yer alıyor. Yeni ile geleneksel, gelecek ile geçmiş arasında bir eklem noktasında konumlanan bina, şehrin farklı ruhlarıyla diyalog kurabilen bir kule olarak tasarlanmış. 

Womb bir ağaç gibi çalışıyor. Ekosisteminin bir parçası, onun aktif ve pozitif bir unsuru haline geliyor;

Kökler: Bina topraktan çıkıyor, jeotermal kaynakların kullanımı ve verimli bir yağmur suyu toplama sistemi aracılığıyla besinlerini topraktan alıyor.

Kabuk: Binanın cildi güçlü ama nefes alabiliyor, binayı koruyor aynı zamanda fotovoltaik ve fotokatalitik lameller sayesinde ışığın geçmesine de izin veriyor.

Gölgelik: Bina boyunca uzanan bitki örtüsü “şelalesi” şehri gökyüzüne bağlıyor, oksijen üretiyor, ışığı filtreliyor ve binada çalışanların refahını artırıyor.

Ekip projenin başından beri üçgen şeklindeki arsanın tüm avantajlarını kullanabilen bir tasarım geliştirmeye odaklanmış. Aynı zamanda, Güneydoğu'ya doğru daha geniş bir açık kamusal alan sunmak ve binanın kapladığı alanı en aza indirmek istemişler. Bu ilkeleri izleyerek, iki cephenin Güney-Doğu ve Güney-Batı'ya, üçüncü cephenin ise Kuzey'e baktığı eşkenar üçgen tabanlı bir prizma oluşturmuşlar.

Yerel kentsel düzenlemelerin gerekliliğini karşılamak ve  Milano'nun Merkezine (Güney) yönelik görüşü en üst düzeye çıkarmak amacıyla ekip, orijinal prizmayı parabolik bir eğri boyunca kesmeye karar vermiş. Ek olarak, bir yeraltı meydanı oluşturmak ve giriş lobisine erişimi muhteşem kılmak amacıyla binanın zemin bağlantısı sokak seviyesinden aşağıya indirilmiş.

Güney-Doğu ve Güney-Batı cepheleri, parabolik kesim sayesinde dinamizmi, geleceğe doğru ivmeyi ve büyümeyi temsil ediyor. Tamamen şeffaf olan iç cepheler, tüm bina boyunca dikey olarak uzanan çıtalarla korunuyor. (havayı kirleticilerden filtreleme işlevine sahip fotokatalitik malzeme ile kaplanmıştır). Kuzey cephesi, diğerlerinden farklı olarak, sade ve net bir mimari dile sahip. Şeffaflığı ile dolaylı doğal aydınlatmayı en üst düzeye çıkaran tasarım aynı zamanda koruma ve güvenlik sağlıyor.

Projede çok belirgin şekilde ilham kaynağının 'doğa' olduğu hissediliyor. 18 katın her birinde bulunan uzun teraslar, bitkiler ve ağaçlar ile yeşil alanlara dönüştürülmüş. Cam pencere sıraları açık ve aydınlık bir iç mekân yaratıyor. Bununla birlikte, sıcaklık kontrolü için koruyucu çıtalar binanın güney taraflarında dikey olarak uzanıyor. Fotokatalitik malzemeler daha sağlıklı bir iç ortam için havayı da filtreliyor. Mimarlar, Womb'u Milano'nun yeni “Ekolojik Simgesel Yapısı” olarak tasarladılar.