Esnek ve Sürdürülebilir Bir Çalışma Alanı
Nüshet Çamuşoğlu / nushet@ekoyapidergisi.org
Norveçli mimarlık stüdyosu Helen & Hard, Norveç Petrol Müdürlüğü'nün eski genel merkezini kentsel inovasyon merkezi Innoasis için çağdaş bir çalışma alanına dönüştürdü. 1978 yılında inşa edilen Stavanger'deki Sverdrups gate 27 adresinde yer alan tesis, artık yeşil dönüşüm için çözümler üretmeye odaklanan start-up'lar, köklü şirketler ve akademisyenler tarafından kullanılan esnek ve sürdürülebilir bir çalışma alanı.
Helen & Hard'ın dönüşüme yaklaşımı orijinal binayı korumaya odaklandı. Stüdyo şöyle açıklıyor: "Binanın rasyonel bir planı ve beton kolonlar ile DT kiriş unsurlarından [ayırt edici bir çift T şekline sahip prekast beton unsurlar] oluşan net ve anlaşılır bir endüstriyel yapı sistemi vardı. Bu mevcut taşıyıcı sistem korunmuş ve yeni iç mekanda görünür hale getirilmiştir."
Projenin kilit müdahalesi kapalı bir atriyumun hayata geçirilmesi. Binanın "eski arka bahçesinde" inşa edilen bu özenli, aydınlık ve havadar eklenti, güçlü bir mekânsal merkez ortaya çıkarmış. Atriyum, glulam kirişler ve doğal ladin ağacı kolonlarından oluşan bir iskeletten oluşuyor - bu ahşap yapı, kavisli kesilmiş çapraz lamine ahşap (CLT) zemin elemanlarını ve cam çatıyı destekliyor. Atriyum, dolaşım ve gayriresmi toplantı alanları için yeni galeriler oluşturuyor; korkuluklara entegre edilen yeşil bitkiler dokunsal, biyofilik tasarıma katkıda bulunuyor.
Helen & Hard, "Sivri çatılı iki yeni hacim, atriyumun etrafındaki çatı katlarının kare şeklindeki organizasyonunu tamamlıyor." dedi. "Dört çatı hacmi, üçüncü kattaki ofis alanlarına ışık ve hava girmesini sağlayarak, asma katlar ve çeşitli alanlar için olanak yaratıyor ve içinde yaşanacak heyecan verici bir manzara yaratıyor." Açılı çatılar, güneş panellerinin yanı sıra çatı sedum, çiçek çayırları ve yerel bitki türleri için yüzeyler sağlayarak binanın genel ekolojik kimliğine katkıda bulunuyor.
Atriyum, farklı ofis işlevlerinin etrafında düzenlendiği çekirdek haline gelmiş. Toplantı odaları atriyumun her tarafında bir iç katman oluştururken, esnek çalışma alanları binanın cepheleri boyunca bir dış katman oluşturuyor. Tasarım, sosyal etkileşim ve sessiz anların bir karışımını teşvik ediyor. Helen & Hard çalışma alanı, tavan ve teknik sistemlerin tamamını ızgara bir yapıda organize etti - bu, örneğin hücresel ofisler ve açık plan düzenleri arasında geçiş yapmak gibi gelecekteki yeniden düzenlemelerin kolaylığını sağlıyor.
Helen & Hard, binanın mevcut beton yapısı ile yeni ahşap unsurları arasındaki kontrasttan kaynaklanan iç mekan kalitesini "atmosferik" olarak tanımlıyor. Bu kombinasyon aynı zamanda akustiği de iyileştiriyor. "Beton kaburgalar arasına döşenen ahşap çıtalar ve atriyumdaki hasır duvar kağıdı, çok iyi bir akustik kaliteye katkıda bulunan ses emici unsurların bir parçasıdır." diye açıklıyor stüdyo. Orijinal spiral beton merdiven yenilenmiş ve atriyumda merkezi, dekoratif bir özellik haline getirilmiş. Ayrıca Helen & Hard, dönüşüm boyunca binanın cephe panellerini ve çeşitli mobilya bileşenlerini yeniden kullandı. Mimarinin önemli bir parçası olan yeşillik, atriyumda "vaha benzeri bir atmosfer" yaratılmasına yardımcı oluyor. Yeşillik ve ahşap kullanımı, bina sakinlerini doğal çevreye bağlayarak sağlık ve refahı teşvik ediyor.
Innoasis yaklaşık 4.000 m²'lik bir taban alanına sahip. Yenilenen bina şu anda yaklaşık 1.000 m² daha büyük, ancak binayı ısıtmak ve soğutmak için kullanılan termal enerji daha önce gerekli olan miktarın üçte birine düşürüldü. Helen & Hard'ın sürdürülebilir yeniden tasarımı, binayı işletmek için gereken enerji miktarını da başlangıçta kullanılanın dörtte birine indirdi. Innoasis binası BREAAM-NOR "Çok İyi" olarak sertifikalandırılmış. (BREEAM-NOR Norveç'in "binalar için önde gelen çevre sertifikasyon sistemidir.")