İnsan ve Doğa Arasındaki Uyumun Ender Örneklerinden Biri

Mallorca’dan Akdeniz’e bakan Tramuntana Dağları’nın zirvesine mar plus ask mimarlarının tasarımı sonucu şebekeye bağlı olmayan iki ev inşa edilmiş durumda. Etrafları bin yıllık zeytin ağaçları ile çevrili bu iki küçük konuta yalnızca rüzgârın ve civarda otlayan kuzuların boynundaki çanların sesi ulaşabilirken yapıların sahip olduğu dağ manzarası nefes kesiyor. İnsan ve doğa arasındaki uyumun ender örneklerinden biri olan bu proje, doğadan aldığından çoğunu geri veriyor olması sebebiyle Unesco Dünya Mirası listesine de giriş yapmış durumda.

İnşasında daha evvel orada olan bir başka yapıya ait mor renkli taşların da kullanıldığı proje böylelikle üretilecek karbon ayak izini de yarı yarıya azaltmış durumda. İnşa teknikleri sebebiyle yazları serin kışları ise sıcak kalmaya uygun bu yapılarda çatı ünitesi gökyüzüne karışıp yok olurken mevcut bir taş oluşumunun içine inşa edilen duş bölümü ise farklı bir doğal kamuflaj stili seçmiş durumda. Tıpkı mor rengi gibi zeytin ağacı yapraklarının alt tarafında kalan bir başka ton olan koyu pembe iç mekân rengi olarak seçilmiş.

Yalnızca yatak, duş ve şömine gibi elzem ihtiyaçların karşılandığı evlerden birinde bir yatak odası, iki gazlı soba, lavabo, odunla çalışan fırın, masa ve taburelerin yanı sıra güneş paneli ile enerji sağlanan bir buzdolabı yer alıyor. Mimari firmanın kullanım haklarına da sahip olduğu proje yıl boyunca başka mimarlar, sanatçılar ve yazarların kullanabileceği sessiz bir sığınak olarak hizmet veriyor.

Zeytin Evleri / mar plus ask
Mimar: mar plus ask
Alan: 25 metrekare
Sene: 2019
Fotoğraflar: Piet Albert Goethals