Kasım'da Bahar Başkadır

Kulağa tuhaf geliyor ama gerçek böyle, Kasım ayı ‘normal şartlarda’ soğuk ve yağışlı geçmesi beklenen, başında sonbaharın hüznünü yaşatan sonunda ise kışın habercisi olan bir ay değil miydi? Greenpeace’in yaptığı bir açıklamaya göre İstanbul’da son 40 yılın en sıcak kasım ayı yaşanıyor ve bu doğal değil! Sebebi ise malumunuz, İklim Değişikliği...

İklim değişikliği elbette sadece İstanbul’un ya da Türkiye’nin sorunu ve gündemi değil, dünyayı ve yeryüzündeki tüm canlı yaşamını yakından ilgilendiren bir konu. Yani sadece kutup ayıları mağdur olmayacak bu krizden... Peki iklim değişikliğinin sorumlusu kim? Bu öyle sıradan bir soru değil, çok bilinmeyenli bir denklem sanki... burada bu sorunun cevabını arayacak değiliz elbette ancak hepimizin bildiği en çok sorumlu; siz, biz, onlar yani insanoğlu...

Özellikle son 30 yılda azla mutlu olma yetisini kaybeden insanoğlu; maddenin daha fazlasının ve son modelinin  peşinde koştururken, kaynakları hızla tükettiğinin farkına varmadı, varamadı. Tüketim arzusunun kaynağına inme konusunda bir araştırma yaparken Freud’un bu konudaki teorisi dikkatimi çekti. Freud’a göre insan eylem ve düşüncelerinin birçoğunun altında hayvani içgüdü olarak tanımlanan özyapı yatıyor. Yani insanı özyapısı yönlendiriyor ve kişi bu şekilde doyuma ulaşıyor. Peki bunu bilen kapitalizm ne yapıyor? İnsanı günün koşullarına göre yeni bir haz ile aldatarak harcamaya istekli hale getiriyor. Bu şekilde insan, ihtiyaç olmayan ‘ihtiyaçların’ kölesi haline geliyor ve daha da kötüsü fiziksel ve psikolojik anlamda bir makinaya dönüşüyor. Günümüz insanını gözlemlediğimizde Freud’un bu teorisine katılmamak pek mümkün değil... 

İklim değişiminin ‘kasımda baharı yaşamak’ gibi günlük hayatta hissedilen somut sonuçları arttıkça toplumun her kesimi tarafından belli bir farkındalık oluştu. İklim hareketinin sembolü haline gelen İsveçli genç çevreci Greta Thunberg, New York’ta gerçekleştirilen Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Eylem Zirvesi’nde yaptığı konuşmasında dünya liderlerini sert bir şekilde eleştirdi ve  “Ben yine de şanslıyım. İnsanlar ölüyor, ekosistemimiz çöküyor, kitlesel yok oluşla karşı karşıyayız ama siz sadece para ve ekonomik büyümeden bahsediyorsunuz. Bu ne cesaret.” ifadelerini kullandı. Kimilerine göre şımarık bir çocuk, hasta bir çocuk hatta daha da ilginci belli grupların ortaya sürdüğü bir proje çocuk gibi ifadelerle eleştirilse de bunlar Greta’nın sadece geleceği için endişelenen bilinçli ve cesur bir çocuk olduğu gerçeğini değiştirmeye yetmedi. 

İklim değişiminin sebepleri, sonuçları ve çözümü konusunda ahkâm kesmek bizim haddimize değil. Ekoyapı Dergisi’nin ilk sayısını yayınladığımız 2010 yılından bugüne hedefimiz bazı konularda küçük de olsa bir farkındalık yaratmak, katkı sağlamak oldu. Yine o hedefle hazırladık 45. sayımızı.  Bu sayımız 2019 yılının son sayısı bir sonraki sayımız 2020 yılında sizlerle buluşacak. Bu yazı vesilesi ile biraz erken de olsa 2020 yılının güzellikleri beraberinde getirmesi umudumuzu sizlerle paylaşmak istedik.

Keyifli okumalar dileriz.


Yorum yaz...

Teşekkür ederiz. Yorumunuz onaylandıktan sonra yayınlanacaktır.
Üzgünüm. Yorumunuz gönderilemedi. Lütfen tekrar deneyin.
  • (Yayınlanmayacak)