Mimarlık ve Tasarım Firmalarının Performansı Nasıl Ölçülmeli?
Nüshet Çamuşoğlu / nushet@ekoyapidergisi.org
Mimarlık ve tasarım alanı, genellikle büyük ölçekli yatırımları yöneten ve çok çeşitli profesyonelleri içeren dinamik bir alandır. Bu tür bir ortamda, başarının sadece tamamlanan yapıların kalitesiyle değil, aynı zamanda mimarlık firmalarının iş operasyonlarını etkin bir şekilde yönetme becerileriyle de tanımlanması mantıklıdır. Mimarlar ve tasarımcılar için performans ölçümü finansal ölçütlerin ötesine geçer; firmanın verimliliğini, yaratıcılığını ve sektördeki etkisini yansıtan çok çeşitli faktörleri kapsar.
Finansal hedeflerden müşteri ilişkileri yönetimine, inovasyona, etkiye ve mesleki gelişime kadar çeşitli temel ölçütler ölçülebilir ve bunların tümü mimarların ve tasarımcıların performanslarını farklı perspektiflerden ölçmelerine yardımcı olur. Ünlü bir deyişin dediği gibi, "Ölçülen yönetilir." Bu çabaya yardımcı olmak için Monograph'ın 2024 Mimarlık İş Kıyaslamaları Raporu, beş temel ölçütün kapsamlı bir incelemesini sunmaktadır.
Beş metriğe odaklanan rapor, firmanın sektöre kıyasla konumunu anlamak için bir araç olarak tasarlandığından, performans açısından hangi rakamların yüksek, ortalama ve düşük olarak kabul edildiğine dair kıyaslamalar ve istatistikler sunmaktadır. Her bir tam zamanlı çalışan (FTE) tarafından üretilen ortalama Net Gelir ve Net Maliyet, üretkenliğin bir ölçüsü olarak Kullanım Oranı, faturalar arasındaki faturalama etkinliğini değerlendirmek için Gerçekleşme Oranı ve Ödeme Süresi veya bir faturanın gönderilmesi ile ödemenin alınması arasında geçen süreyi gösterir.
“Tam Zamanlı Personel Başına Maliyet ve Tam Zamanlı Personel Başına Gelir gibi temel bilgileri bilmek, iş geliştirme hedefleri belirlemenize, gelecekteki gelir ve kârları öngörmenize ve proje hattınıza bağlı olarak ekibinizi büyütme veya küçültme kararları almanıza olanak tanır. Ödemeye kadar geçen süre, gelecekteki nakit akışını tahmin etmenize yardımcı olur. Kullanım Oranı, ekibinizin faturalandırılabilir işlere karşı faturalandırılamayan faaliyetlere doğru miktarda zaman harcayıp harcamadığını anlamanızı sağlayabilir. Ve en önemlisi, bu metrikleri zaman içinde takip etmek önemlidir. “ - Lucas Gray
Monograph ayrıca, mimarların bu alanda bir işi yönetirken dikkat etmeleri gereken önemli önlemlerin neler olduğunu analiz etmek için bir dizi sektör uzmanıyla görüştü. Uzmanlar arasında Practice of Architecture'ın kurucusu ve Practice Disrupted podcast'inin sunucusu Evelyn Lee; Madame Architect'in Kurucusu ve Genel Yayın Yönetmeni Julia Gamolina; mimarlıktan iş danışmanlığına geçen ve Business of Architecture podcast'inin sunucusu Rion Willard ve Charrette Venture Group'ta Kıdemli İş Danışmanı ve Oregon Üniversitesi'nde konuk tasarım eleştirmeni olan Lucas Gray yer alıyor. Aşağıda, mimarlık işinin evrimi ve temel çıkarımlarına ilişkin cevap ve görüşlerinden bir seçki yer alıyor.
Ölçümün Etkisi
Evelyn Lee, önümüzdeki beş yıl içinde mimarlık firmaları için en etkili ölçütü analiz ederken, teknoloji entegrasyonunun verimliliği ve inovasyonu nasıl artırabileceğini ve çalışanların yüksek değerli görevlere odaklanmasını nasıl sağlayabileceğini vurgulayarak Tam Zamanlı Personel Başına Net Gelir'in kritik rolünü vurguluyor. Rion Willard, operasyonel verimliliğin değerlendirilmesinde bir rehber görevi görebileceği için bu metriğin öneminin altını çiziyor. Lucas Gray, müşterilere fatura edilen ve gerçekten ücretlendirilen faturalandırılabilir işlerin yüzdesi ile tanımlanan bir metrik olan Gerçekleşme Oranı'na daha fazla odaklanmayı tercih ediyor.
“Gerçekleşme Oranı, harcadığınız çabaya kıyasla doğru geliri elde edip etmediğinizin açık bir göstergesidir ve ekibinizin operasyonel verimliliğine ışık tutar. Ayrıca, ekibinizin büyüklüğü için yeterli faturalandırılabilir işiniz olup olmadığının bir göstergesi olabilir.” - Lucas Gray
Mimarlık Firmalarını Yönetmek İçin Tavsiyeler
Kıyaslama ölçütlerinin potansiyel etkisini daha ayrıntılı olarak tartışan Evelyn Lee, yeniliklerin sektördeki daha geniş iş birliği bağlamında ele alınması gerektiğini vurgulayarak, en iyi uygulamaların ve alınan derslerin açıkça paylaşılması gerektiğine işaret ediyor. Benzer şekilde, hem Julia Gamolina hem de Rion Willard, işletmenin kendisine ve çalışanlara yatırım yapılması gerektiğinin altını çiziyor. Willard, odaklandığı dört ilgi alanını paylaşıyor: satış ve müzakere sanatı, iyi bir ekip tarafından gerçekleştirilebilecek ustaca işler, verimlilik yaratmak için rakamları sürekli izleme ihtiyacı ve bu çabaya rehberlik edecek tutarlı bir vizyona sahip olmanın etkisi.
“Günümüz pazarında başarılı olmak için mimarlık firmalarına çalışanlarına yatırım yapmalarını öneririm! Esneklik ve uyarlanabilirlik çok önemlidir ve günümüzde çok fazla değişim yaşanırken, yeni becerilerin geliştirilmesi ve görünüşte farklı olan görev ve sorumlulukların sentezlenebilmesi, her birimizin sunabileceği çok sayıda profesyonel hizmette temel itici güç olacaktır. “ -Julia Gamolina
Daha İyi İş Uygulamaları Konusunda Konuşmaları Teşvik Etmek
Temel performans göstergeleri, bir mimarlık firmasının etkisini ve zorluklarını daha iyi değerlendirmek için bir başlangıç noktasını temsil eder. Evelyn Lee, "Firmalar bu iç gözlem ve adaptasyon yolculuğunu üstlenerek performanslarını artırabilir ve sürekli iyileştirme ve gelişen zorluklar karşısında dayanıklılık kültürünü geliştirebilirler." dedi. Monograph tarafından yayınlananlar gibi raporlar, Rion Willard'ın ifadesiyle "bir işte yüksek performansın nasıl göründüğünün bir resmini çiziyor" ve potansiyel olarak mimarların işlerinin değerini doğru bir şekilde değerlendirmelerine olanak tanıyor.
“Uygulamaların nasıl işlediği, uygulamaların neler yapabileceğini büyük ölçüde etkiler. Daha organize operasyonlar, daha iyi nakit akışı, firmaların üstlenebileceği daha fazla fırsat ve daha yetenekli personeli işe alma yeteneği yaratır; bu da, yapılı dünyamız üzerinde daha önemli bir etkiye yol açar.” -Julia Gamolina
Sonuç olarak, mimarlık ve tasarım alanı yenilik, iş birliği ve uyarlanabilirlik ile gelişir. Firmalar, temel performans göstergelerini ve kriterleri benimseyerek zorlukların üstesinden gelebilir, operasyonel verimliliği artırabilir ve sürekli iyileştirme kültürünü geliştirebilir. Sektör uzmanlarının da vurguladığı gibi, çalışanlara yatırım yapmak, teknolojik gelişmeleri benimsemek ve daha iyi iş uygulamalarına ilişkin tartışmaları teşvik etmek, sürekli gelişen bir ortamda sürdürülebilir başarıya ulaşma yolunda önemli adımlardır.