Sürdürülebilir Bir 3D Baskılı Kum Duvar
Nüshet Çamuşoğlu / nushet@ekoyapidergisi.org
Dubai'deki Gelecek Müzesi, mimar ve araştırmacı Barry Wark tarafından kumdan yapılan altı metre uzunluğundaki 3D baskılı duvarı görücüye çıkardı. Wark, Nadarra adı verilen projenin "şimdiye kadar üretilmiş en karmaşık 3D baskılı duvar" olduğunu söyledi.
Halihazırda otomobil üretiminde kullanılan kum baskı teknolojisinin inşaat sektöründe de ezber bozabileceğine inanıyor. Wark, "Zaman içinde, yük taşıma kabiliyeti ve potansiyel dayanıklılığı nedeniyle bu teknolojiyle iç mekanlar, cepheler ve hatta yapısal unsurlar oluşturabileceğimizi öngörüyorum." dedi.
Nadarra'nın daha küçük bir versiyonu ilk olarak Şubat 2022'de açılan ve küratörlüğünü Gonzalo Herrero Delicado'nun yaptığı Gelecek Müzesi'nin lansman sergisi Tomorrow Today'in bir parçası olarak sergilendi. Yapı şimdi müzenin kalıcı koleksiyonu için üçe altı metrelik bir boyuta genişletildi. Duvar, yüzeylerini oluşturan karmaşık 3D dokular sayesinde benzersiz bir estetiğe sahip.
Wark, doğal erozyon süreçlerini taklit eden bu 3D yüzeyleri tasarlamak için üretken yapay zeka yazılımı kullandı. Tasarımcı, Antroposen karşısında doğal ve insan yapımı arasındaki çizginin nasıl giderek bulanıklaştığını vurgulamak istediğini söyledi. Wark, "Proje, doğal ve yapay olan arasında işleyen biçim, doku ve malzemedeki belirsizlik niteliklerini araştırıyor ve bu kategorilerin artık o kadar kolay tanımlanamayabileceğini vurgulamaya çalışıyor." dedi.
Duvar, bir dizi 3D baskılı "yapboz panel "den bir araya getirilmiş. Bunlar, basılı parçacıkların ince katmanlarına sıvı bir bağlayıcı madde eklenmesini içeren bir işlem olan binder-jet baskı kullanılarak üretildi. Wark, 3D baskının bu formunun Orta Doğu'daki gibi çöl ülkelerinde en büyük potansiyeli sunduğuna inanıyor. "Bu teknoloji, çeşitli kum ve çakılları mimari unsurlar halinde bir araya getirme potansiyeline sahip," diye açıkladı. "Bu durum, bölgenin gelecekte şehirlerinin tasarımında ve inşasında yerel malzemeleri kullanmasına ve daha ekolojik bir bina uygulaması yaratmasına olanak sağlayabileceğinden BAE için özel bir öneme sahiptir."
Wark'a göre duvar, yapısal bütünlüğünden ödün verilmeden yıkılıp sekiz defaya kadar yeniden basılabilir. Nadarra 2022 yılında ilk kez gösterildiğinde, bitkilendirilmiş bir duvar biçimindeydi. Gerçek bitkilerin doğal bir ortamda duvarda nasıl yaşayabileceğini düşündürmek için yüzeydeki boşluklara korunmuş yosun yerleştirildi. Kısmen müze ortamında uzun süreli bakımla ilgili nedenlerden dolayı yosun o zamandan beri kaldırıldı. Wark, tasarımın bitkiler olmadan daha fazla yankı uyandıracağına inanıyor ve bunun greenwashing olarak yorumlanabileceğini düşünüyor.
Wark, "Duvar, yüksek oranda bitki örtüsüne sahip olmayan BAE biyomundaki doğanın güzelliğini kutluyor.” dedi. "Bunun, ekolojik tasarıma yönelik daha bağlamsal yaklaşımlar yaratması ve uygun olmayabileceği bölgelerde tehlikeli greenwashing imasından kaçınması açısından önemli olduğunu düşünüyorum." dedi.
Wark, kum baskının potansiyelini keşfeden tek tasarımcı değil. Diğer inşa edilmiş örnekler arasında Precht ve Mamou-Mani Architects tarafından Suudi Arabistan'da gerçekleştirilen bir enstalasyon yer alıyor.