Tarihi Dokuyla Harmanlanan Heykelsi Form

New York'un en güzel ve en eski dökme demir cephelerinin arasındaki tarihi binanın yenilenme projesi WORKac mimarlığa ait. 1857 yapımı olan tarihi binanın yenilenen cephesi, çağdaş mimari ile tarihi dokuyu harmanlayan mükemmel bir örnek. 

WORKac mimarlığın bütününü restore ettiği binanın cephesi kadar iç tasarımı ve ilave çatı katı da tarihi doku ile bütünleşen modern tasarıma sahip. Çatı katındaki gizli teras, alınlıkların arkasına saklanarak Woolworth Binası'na bakarken, eski asansör bölmesi ise sıcak bir küvete dönüştürülerek yeniden doğuyor. Mimarların görme konisi kullanarak oluşturdukları açıyla yakaladıkları yükseklik sayesinde kazanılan asma çatı katı ise şehir merkezine ve Özgürlük Kulesi'ne bakan muhteşem bir manzaraya sahip... 

Mimari Tasarım Kararları

New York City'deki Landmarks Komisyonuna göre herhangi bir çatı katı ilavesinin görünmez olması gerekiyordu. Ancak bina, sokağın karşısındaki iki katlı bir binadan dahi görülebilecek bir köşede yer almakta ve binanın çatısı yaklaşık üç blok öteden görülebilmekteydi. 

Binanın görülebildiği en uzak noktadan görme konisini izleyen WORKac, yanındaki tarihi Carey Binası'nın üçgen alınlığı ve dairesel alınlıklı terk edilmiş asansör bölme duvarını maskelemek için üç açılı projeksiyon kullandı. Bu üç projeksiyonla oluşturulan "gölge", ilave çatı için belirgin açılı bir form ekleme fırsatı yarattı. Böylece WORKac, aynı zamanda caddenin aşağısından bile görülemeyecek “heyselsi” bir form tasarladı. 

Daire iç mekanları ve ortak alanlar için WORKac, doğadan esinlenen unsurları ve sistemleri kentsel yaşamla ilgili yeni fikirlerle birleştiren boşluklar yarattı. Lobideki kaplamalı yeşil duvardan, ikinci, altıncı ve yedinci kattaki balkonlara kadar yaratılan boşluklarla bağlantılar vurgulandı.  Her dairede,  yatak odaları ve yaşam alanları arasında, depo ve banyoların üst kısmınlarında  "üçüncü alan" oluşturuldu. Bir buçuk metrenin altındaki bu "bonsai alan", bir futon, oturma alanları ve mutfağın üzerinde bir bitki bahçesi ile donatıldı. Bu alanine en önemli özelliği, bonsai bahçenin altındaki ana duşa bağlantılı olmasıdır. Duştaki buhar ise bahçenin cam duvarlarında toplanarak bitkileri sular.

1857 yapımı bu tarihi binanın cephesi tamamen restore edilmiştir. WORKac tarafından seçilen yeni kömür rengi, binanın boyanma geçmişine gönderme yaparak yanındaki açık renkli binalarla 
kontras yaratır. 

Binanın Corinthean kolon başlıklarının tarihi dokusu kaybolduğu için, WORKac yeni versiyonlar yaratmak için sanatçı Michael Hansmeyer ile işbirliği yapar. Hansmeyer, Corinthean düzeninin klasik çiçek unsurlarının orantılı parçacıklar halinde "büyümesine" izin veren ama aynı zamanda eski oranlara bağlı kalan, yeni formlardan ve özelliklerden oluşan bir bilgisayar senaryosu hazırlar. Çatı katmanı gibi, bu başlıklar da ilk bakışta oldukça sıradan görünür ancak çağdaş tasarımın tarihi dokuya entegre edilmesine mükemmel bir örnek olur…

Mimar: WORKac

Lokasyon: New York, NY, United States

Alan: 14000.0 ft2

Fotoğraf: Bruce Damonte

Çözüm Ortakları: Bisazza, Bosch, Duravit, Franke, Firestone Building Products, Hansgrohe, EDM, Metalline, Zucchetti, MTI, Da Vinci, Viking Undercounter, Virtual Service, Viking, Moroso, GreenGrid, Best Range Hood, Viking Built, Desu Design

Kaynak: Archdaily


Yorum yaz...

Teşekkür ederiz. Yorumunuz onaylandıktan sonra yayınlanacaktır.
Üzgünüm. Yorumunuz gönderilemedi. Lütfen tekrar deneyin.
  • (Yayınlanmayacak)