Dünyayı Kurtarmak İçin Sanatı Kullanıyor

RALF SANDER

Farklı materyal kullanımı her sergisini bir diğerinden ayrıştırır ve seyircide taze duygular uyandırma amacıyla tasarlanır. Sıradışı hisler geliştirmeyi ve keskin görsel duyguları Sanders’in her sergisini sevenleri için yeni bir deneyim haline getirmekte. Ona göre korkunç bir görsel hastalığa tutulmuşuzdur ve Sanders bunu iyileştirmek, dünyayı ve doğayı kurtarmak ve korumak için sanatı kullanmakta.


Ralf Volker Sander, 1963 yılında dünyaya gelmiş, dünyaca ünlü bir heykeltraş ve enstalasyon sanatçısıdır. En tanınmış eseri olan Lady Bird Transformation, Busan Sinema Merkezi için tasarlanıp 2011’de onaylanmış bir proje kapsamında 2012 yılının Ağustos ayında tamamlanması sonucu büyük ilgi toplayan ve hala burada yer alan büyük bir heykeldir. Ayrıca, Martin Heinrich Klaproth anısına dikilen heykel de erken dönem işleri içinde en bilenenidir. Heykel, 1996 yılında Berlin TU kampüsüne yerleştirilmiştir.

1986 ve 1988 yılları arasında güzel sanatlar ve sanat tarihi okuyan Sander, üvey babası Klaus Komoll’un ölümünün ardından, kendisine miras kalan yelkenli ile bir kaç yılını denizde ve sürekli seyahat halinde geçirdi.

İngiltere’nin harika çocuğu olarak anılan ilginç giyim ve yaşam tarzıyla ilgi toplayan, 1960’larda İngiltere’nin kültürel ve sanatsal ortamını biçimlendiren Hockney; ressam, baskı sanatçısı, fotoğrafçı ve sahne tasarımcısı.

1991 -1994 yılları arasında heykel üzerine yaptığı lisans üstü eğitim ile okul hayatını sonlandırmaya karar verdi. Bu süre zarfında Çin’e ve Japonya’ya yaptığı gezilerde Asya sanatı ve felsefesi üzerine eğitim aldı.

Erken dönem heykellerinin neredeyse tamamı gerçekçi boyutlarda ve niteliklerde işlenmiş detaylı insan figürlerinden oluşmakta. En ince ayrıntısına kadar oyulmuş ahşap heykeller çoğunlukla sıradan insanların gündelik kıyafetler içindeki hallerini tasvir etmekte. Tüm bu heykeller tek parça ahşaptan oyularak inşa edilmiştir ve Ralf Sander bu işlerini “görünümün diğer yüzüyle karşılaşma” olarak tanımlar.

İşlerinde insan vücuduna bir obje olarak değilse de sıradan bir durum gözüyle bakar. 2000 yılından itibaren ise ahşabı ve geleneksel tavrını bir kenara bırakıp, sinema dahil farklı teknik ve malzemelere yönelmiştir. İşlerinde tekrar tekrar sosyal gruplardan bahseder ve sosyal grupların varlığına işlerinin gidişatında yer verir. Bu da Joseph Beuys’un sıkça kullandığı Soziale Plastik (Sosyal Plastik) anlayışına göndermeler taşımaktadır.

2003 - 2004 yılları arasında Warsaw Güzel Sanatlar Akademisi’nde ziyaretçi profersör olarak dersler vermeye başlamıştır. Ardından 2005 yılında Aquamediale sergisinin küratörlüğünü üstlenmiştir. Aynı yıl içinde Belfast’taki Ulster Üniversitesinde dersler vermiştir. 2008 - 2012 yılları arasında Güney Kore’de, Seoul National Üniversitesinde heykel bölümü profesörlüğünü yapmaya başlamış ve bu yıllar arasında görsel bir sanat projesi olan Dünyayı Kurtarma Makinesini (World Saving Machine) tasarlamaya başlamıştır. Geniş çaplı kültürel temalar taşıyan ve çeşitli teknolojik gelişmeleri bünyesinde barındıran bu proje solar enerjinin buza dönüşmesi fikrini metaforik ve literal olarak taşımaktadır. Aynı projenin ikinci parçası Dünyayı Kurtarma Makinası 2 (World Saving Machine 2) ise karbon diyoksiti oksijene dönüştürmek temalı bir heykel projesidir.

Ralf Sander’ın sanatsal çalışmaları cazibeli ve tutkulu bir karakterde ve fizik, metematik, teknoloji ve estetik kuralları çevresinde yaratılmıştır. Heykelleri, makinaların çalışma prensibine karşı gelmektedir ve bulunduğu çevreye uyumluluğu tek gerekli unsurdur. İşleri sanat, bilim, doğa, teknoloji ve insan vücudu çevresinde dolanan bir konsepte sahiptir. Endüstriyel ürünleri ve malzemeleri kendi tasarımlarıyla birleştirir ve tamamen farklı bir yöntemle uygular.

Farklı materyal kullanımı her sergisini bir diğerinden ayrıştırır ve seyircide taze duygular uyandırma amacıyla tasarlanır. Sıradışı hisler geliştirmesi ve keskin görsel duyguları Sanders’ın her sergisini sevenleri için yeni bir deneyim haline getirmektedir. Ona göre korkunç bir görsel hastalığa tutulmuşuzdur ve Sanders bunu iyileştirmek, dünyayı ve doğayı kurtarmak ve korumak için sanatı kullanmaktadır. Tüm heykellerini yaratma sürecinde de bu hisleri besler.


Yorum yaz...

Teşekkür ederiz. Yorumunuz onaylandıktan sonra yayınlanacaktır.
Üzgünüm. Yorumunuz gönderilemedi. Lütfen tekrar deneyin.
  • (Yayınlanmayacak)