Sürdürülebilir Mimarinin Geleceğini Daha Yeşil Hale Getirmek İçin 5 Yol
Nüshet Çamuşoğlu / nushet@ekoyapidergisi.org
Yeşil mimarinin popülaritesi son on yılda arttı, ancak "yeşil" terimi "çevre dostu" veya "sürdürülebilir" anlamına geldiğinden muhtemelen en yaygın olarak büyüyen ağaç ve bitkilerle ilişkilendiriliyor. Yeşil çatı ve duvarların yazın mekanları serin, kışın sıcak tutması, yağmur suyunu toplaması, karbondioksiti emmesi ve kentsel ekosistemi eski haline getirmesi gibi faydaları vardır ancak bitki yetiştirmek için titiz bir özen gösterilmesi gerekiyor. Bitkilerin olgunlaşmasını beklemenin yanı sıra, endüstrinin karbon ayak izini azaltmak için mimarların yapabileceği başka değişiklikler de var.
Pasif Evler
Sürdürülebilir mimaride pasif ev standartları binanın çok az ısıtma veya soğutma enerjisi gerektirecek şekilde tasarlandığı ve işletim sırasında CO2 emisyonlarını önemli ölçüde azalttığı anlamına geliyor. Pasif evler tipik olarak yazın aşırı ısınmayı ve kışın ısı kaybını önlemek için iyi bir yalıtıma ve stratejik gölgelemeye sahip. Bina içinde sızdırmazlık ve ısı geri kazanımlı havalandırma sistemleri yeterli tazeliği sağlıyor. İç ortam sıcaklığı her zaman taze hava ile kontrol edilir. Güneş ve su geri dönüşümü kullanımıyla birleştiğinde, binanın işletme aşamasındaki çevresel etkisi en aza indirilebilir. Pasif ev, Almanya'da ortaya çıkan bir standarttır ve şu anda çoğunlukla benzer ılıman iklime sahip bölgelerde uygulanmakta ancak ayarlamalarla tropikler gibi diğer iklim bölgelerine uyarlanabiliyor.
Uyarlanabilir Yeniden Kullanma
Sürdürülebilir mimari kullanılan malzemeler projeye başka bir anlam katmak için geri kazanılan malzemenin dekoratif dönüştürülmesi de mümkün. Mevcut yapıların uyarlanabilir dönüşümü sadece ekolojik açıdan değil, sosyo-tarihsel açıdan da sürdürülebilir bir yaklaşımdır. Yeni yapılar, kültürünün sürdürülebilir gelişimini sağlarken modern sürdürülebilir ve ekonomik standartları karşılamak için 'hurda ve inşa' yerine tarihi binalarla sürdürülebilirlik sağlar.
Sitedeki Kaynak Materyal
Sürdürülebilir mimaride kullanılan malzemeler ve dokular bir binanın estetiğinin önemli bir parçasıdır. İnternette paylaşılan birbirinden güzel projeler ilhamla doludur. Birçok farklı mimari tarzın izlenmesine izin veren birçok malzeme dünya çapında kullanılabilir hale gelmiş olsa da, tüm ulaşım biçimlerinin kendi enerji tüketimi ve karbon ayak izi ile geldiğini hatırlamakta fayda var. Bu nedenle sahadan hangi malzemelere en doğrudan erişilebileceğini bilmek ve bu erişilebilirliği malzeme taşımacılığında CO2 emisyonlarını azaltmak için kullanmak önemlidir. Dünyanın diğer ucundan malzeme ithal etmek binaları daha pahalı, daha lüks ve daha kıt hale getirebilir, ancak bunun yerine iyi tasarımın değerini düşünmek gerekir.
Karbon Depolama Malzemesi
Beton dünyanın karbon emisyonlarına önemli katkısıyla ünlüdür. Bunun nedenleri (1) çimento yapmak için fosil yakıtları yakılması ve (2) bir bütün olarak endüstrinin çok fazla beton kullanmasıdır. Beton gibi çelik de yaygın bir yapı malzemesive üretiminde çok fazla fosil yakıt kullanıyor (her ne kadar bina yıkıldıktan sonra metal büyük ölçüde geri dönüştürülebilir olsa da). Sürdürülebilir mimaride kullanılan malzemeler ahşap ve bambu gibi doğal malzemelerin üretilmesi çok daha düşük bir karbon ayak izi yaratıyor, ancak bunları büyütmek fotosentez yoluyla havada karbondioksiti depoluyor. Sürdürülebilir mimaride kullanılan malzemelerde hempcrete gibi daha yeni biyokompozitler de imalat sırasında benzer karbon depolama etkileri sergiliyor. Bununla birlikte malzeme üretiminden kaynaklanan CO2 emisyonları, malzeme erişilebilirliği ile ilgili olarak düşünülmelidir.
Prefabrik
Sürdürülebilir mimar projelerde prefabriklerin dahil edilmesi, inşaat sürecinde CO2 emisyonlarını ve enerji tüketimini de azaltabiliyor. Kademeli dijitalleşmeyle birlikte tasarım ve üretim, tam olarak uyan ve üretimi kolay yazılım ve bileşenlerin yardımıyla giderek daha hassas hale geliyor. Bu koşullar altında, fabrikada yapı malzemelerinin prefabrikasyonu, sahadaki inşaat verimliliğini büyük ölçüde artırabilir ve inşaatın saha ve mahalle üzerindeki etkisini azaltabiliyor. Kirlilik ve atık da daha iyi yönetiliyor.