Ağır İnşaat Yöntemlerine Alternatif Çözüm Olarak Hafif İnşaatı Öneriyoruz
Vizyonumuzda da yer alan sürdürülebilir ve hafif inşaat, binaları daha hafif ve esnek malzemeler kullanarak inşa etmeyi amaçlayan alternatif bir yöntemdir. Hafif inşaat teknikleri, daha az malzeme ve iş gücü kullanarak daha hızlı, daha verimli ve yapı ekonomisi planlanmış binalar inşa etmeyi de mümkün kılar.
2019 yılında, BM Küresel İlkeler Sözleşmesi kapsamında, 2050 yılı için net sıfır karbon olma taahhüdü veren, hem yatırım hem üretim süreçlerinde sürdürülebilir iş yapış biçimini merkeze alan Saint-Gobain’in Türkiye Pazarlama Direktörü Aslı Çelik ile bir söyleşi gerçekleştirdik.
Sürdürülebilir yapılar, günümüz inşaat sektöründe önemli bir konu Saint-Gobain Türkiye’nin sürdürülebilir yapı konusundaki yaklaşımından bahseder misiniz?
Saint-Gobain Türkiye olarak detaylandırmadan önce Saint-Gobain Grubu’nun tüm faaliyetlerindeki ana odak noktası sürdürülebilir yapılar diyebilirim. Özellikle, inşaat sektöründe karbon emisyonlarının azaltılması, sorumlu kaynak kullanımı ve hızlı kentleşmenin yol açabileceği kalıtsal sorunlara çözüm sağlayabilmek için verdiği mücadele büyük önem taşıyor. Çünkü biliyorsunuz, Birleşmiş Milletler Çevre Programı’nın yayınladığı rapora göre karbon emisyonlarının yüzde 37’si binalardan ve inşaat sektöründen kaynaklanıyor. Bu durumda içinde inşaat sektörünün çabaları olmadan sürdürülebilir bir gelecek yaratmak mümkün görünmüyor. Saint-Gobain 2019 yılında, BM Küresel İlkeler Sözleşmesi kapsamında, 2050 yılı için net sıfır karbon olma taahhüdü verdi. Bu önemli bir adım. Dolayısı ile hem yatırım hem üretim süreçlerimizde alınan tüm kararlarda sürdürülebilirlik iş yapış biçimimizi belirlerken, müşterilerimize özel sürdürülebilir çözümler sunmak da stratejik hedefimizin bir parçası olarak tanımlanıyor. Yani sadece üretim süreçlerimizde kullandığımız kaynakların, enerjinin verimliliği gözetmekle kalmıyor, binaların da yaşam ömrü boyunca ihtiyaç duyacağı kaynakları minimumda tutmak için yenilikçi çözümler üretiyoruz.
SAINT-GOBAIN GRUBU’NUN TÜM FAALİYETLERİNDEKİ ANA ODAK NOKTASI SÜRDÜRÜLEBİLİR YAPILAR DİYEBİLİRİM. ÖZELLİKLE, İNŞAAT SEKTÖRÜNDE KARBON EMİSYONLARININ AZALTILMASI, SORUMLU KAYNAK KULLANIMI VE HIZLI KENTLEŞMENİN YOL AÇABİLECEĞİ KALITSAL SORUNLARA ÇÖZÜM SAĞLAYABİLMEK İÇİN VERDİĞİ MÜCADELE BÜYÜK ÖNEM TAŞIYOR.
Yenilikçi çözümlerinizi biraz daha detaylandırabilir miyiz? Ne gibi çözümlerden bahsediyoruz?
Vizyonumuzda da yer alan sürdürülebilir ve hafif inşaat, binaları daha hafif ve esnek malzemeler kullanarak inşa etmeyi amaçlayan alternatif bir yöntemdir. Hafif inşaat teknikleri, daha az malzeme ve işgücü kullanarak daha hızlı, daha verimli ve yapı ekonomisi planlanmış binalar inşa etmeyi de mümkün kılar. Bu nedenle alışılagelmiş geleneksel ağır inşaat yöntemlerine alternatif çözüm olarak hafif inşaatı öneriyoruz. Bu yöntem bugün küresel sorunlara çözüm olabilecek bir yaklaşım. Daha az karbon emisyonu, sorumlu kaynak kullanımı, malzemelerin geri dönüştürülebilmesi, daha fazla konfor, daha kısa inşaat süresi gibi avantajlar sağlayabiliyor. Ve şu an grup satışlarımızın yüzde 72’sini sürdürülebilir çözümler oluşturuyor. 75 ülkede faaliyet gösteren bir yapıyı düşündüğünüz zaman bu oran çok büyük bir satış hacmini temsil ediyor. Bu nedenle rahatlıkla diyebilirim ki bu yapı, sürdürülebilir geleceğin inşasında kilit rol oynuyor.
Sürdürülebilir inşaat yöntemlerini pazara anlatırken pazarlama faaliyetlerinizde nasıl bir yol izlediniz?
Bu, sektörel farkındalık yaratılması gereken çok önemli bir konu. Mimarlar, danışmanlar, akademisyenler, öğrenciler, proje mühendisleri, müteahhit firmalar gibi birçok paydaşı var. Biz 2023 yılında farkındalık faaliyetlerimize ilk olarak projelerin çizim aşamasında karar verici olan mimarları ve geleceğin yapılarını tasarlayacak olan mimarlık öğrencilerini ele alarak başladık. ‘Saint-Gobain Sürdürülebilir İnşaat İçin Mimari Çözümler’ etkinlik serisini hayata geçirdik. Türkiye’nin en büyük 3 ilinde gerçekleştirdiğimiz lansman yemekleri sonrası ekiplerimiz katı lımcı mimari ofisleri tek tek ziyaret etti. Birçok projeye özel, çözüm detay çizimleri yaptık. Yine ilham veren Türkiye’nin önde gelen mimarları ile çevrim içi ‘Sürdürülebilir İnşaat için Mimari Çözümler’ panelleri düzenleyerek daha genç mimarlara ulaşmayı hedefledik. Spesifikasyon ekibimiz üniversiteleri ve bazı devlet kurumlarını ziyaret ederek seminerler düzenledi. Birçok derneğin sürdürülebilir gelecek üzerine gerçekleştirdiği etkinliklerde rol aldık ve sponsor olduk. Konu ile ilgili referans kaynak olması adına Fransa ekibinin üzerinde çalıştığı Sürdürülebilir Geleceği İnşa Etme “Constructing A Sustainable Future” portalını adres gösterdik. Konu ile ilgili web sitemizde bir blog sayfası oluşturduk. Bu sayfada hafif inşaattan başlayarak tüm inşa süreçlerine, enerji, su, atık yönetimine kadar birçok konu hakkında bilgi veren içerikleri ve araştırmaları yayınladık. Yayınlamaya devam ediyoruz. Asıl meselemiz dediğim gibi sektörün sürdürülebilir dönüşümüne referans nokta olmaktır. Bu sene konu ile ilgili faaliyetlerimize hız kesmeden devam ediyoruz. İnanın şimdiden sektörden çok güzel geri dönüşler alıyoruz.
FRANSA EKİBİNİN ÜZERİNDE ÇALIŞTIĞI SÜRDÜRÜLEBİLİR GELECEĞİ İNŞA ETME “CONSTRUCTING A SUSTAINABLE FUTURE” PORTALINI ADRES GÖSTERDİK. KONU İLE İLGİLİ WEB SİTEMİZDE BİR BLOG SAYFASI OLUŞTURDUK. BU SAYFADA HAFİF İNŞAATTAN BAŞLAYARAK TÜM İNŞA SÜREÇLERİNE, ENERJİ, SU, ATIK YÖNETİMİNE KADAR BİRÇOK KONU HAKKINDA BİLGİ VEREN İÇERİKLERİ VE ARAŞTIRMALARI YAYINLADIK.
Bahsettiğiniz “Sürdürülebilir İnşaat İçin Mimari Çözümler” etkinlik serisinin içeriğinden bahsedebilir miyiz?
Tabii, etkinliklerde mimarların disiplinler arası ve kolektif çalışmayla sürdürülebilir bir geleceğe nasıl katkı sağlayabileceklerini tartışıyoruz. İşverenle ve diğer paydaşlarla iletişimde özellikle sürdürülebilirlik konusunda nasıl bir bilinç oluşturulabileceği, hafif inşaat sistemlerinin avantajları ve bu sistemlerin yapılı çevrenin gelişmesinde nasıl değerlendirilebileceğini ele alıyoruz. İnovasyon ve estetik değerleri bir araya getirerek çözümlerimize tüm paydaşlarımızı orta ediyoruz. Bilgi ve deneyim paylaşımının sürekli devam ederek inşaat sektöründe sürdürülebilirlik ve çevre dostu uygulamaların yaygınlaşmasına ve benimsenmesine katkı sağlayacağına eminiz. Son olarak şunu söyleyebilirim ki, biz Saint-Gobain olarak, faaliyetlerimiz ve sosyal sorumluluk projelerimiz ile sürdürülebilir kalkınma hedeflerinin birçoğuna dokunacak aksiyonlar alıyoruz. Hem kendi faaliyetlerimizde hem de sektörün bilinçlenmesine destek vermeye ve sürdürülebilir bir geleceğe değer katan çalışmaları iş birliği içerisinde yapmaya devam edeceğiz. Faaliyet gösterdiğimiz tüm alanlarda pozitif etkimizi artırmaya kararlıyız.