Depreme Karşı Güvenli Mekânlar İçin Çelik Yapılar Şart

Türkiye'yi sarsan 6 Şubat depreminin üzerinden dokuz ay geçti, ancak bölgedeki inşaat çalışmaları hız kesmeden devam ediyor. Türk Yapısal Çelik Derneği Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve Consera Kurucusu Melih Şimşek, çelik yapıların geleneksel yapılarla karşılaştırıldığında 7-8 kat daha dayanıklı ve 2-3 kat daha hızlı tamamlandığını vurguluyor. Derneğin araştırmasına göre, deprem bölgesindeki çelik yapıların yüzde 2,4'lük paya sahip olmalarına rağmen hiçbirinin yıkılmadığı ortaya çıkıyor.

Türkiye'de binaların yüzde 86,7'si betonarme, sadece yüzde 2,4'ü çelikten oluşuyor. Ancak bu çelik yapıların hiçbiri yıkılmamış. Örneğin, Hatay'daki modüler çelik yapı sistemiyle inşa edilen The Museum Hotel, depremi hiçbir hasar almadan atlattı. Ne var ki, Türkiye genelinde çelik yapıların oranı sadece yüzde 5, bunun da yüzde 4'ü endüstriyel yapılardan oluşuyor.

Çelik yapılar, depremlerde diğer yapı tiplerine göre daha az hasar alıyor. Ayrıca, geleneksel yapılarla karşılaştırıldığında iki kat daha hızlı inşa edilebilmeleri, depremzedelerin hayatlarına daha hızlı dönmelerine yardımcı olabilir.

Melih Şimşek, depremin binaları ağırlıkları nispetinde etkilediğini belirtiyor. Çelik yapıların daha hafif olmaları, deprem kuvvetine daha az maruz kalmalarını sağlar. Ayrıca, çelik taşıyıcılı yapıların endüstriyel ortamda yüzde 100 denetimle üretildiğini ve esneklik yetenekleri sayesinde deprem sırasında hasar almalarını engellediğini söylüyor.

Çelik yapılar, geleneksel yapılarla karşılaştırıldığında iki kat daha hızlı inşa edilebilmektedir. Bu özellik, deprem sonrası halkın yaşamlarına daha hızlı dönebilmesine olanak tanır. Örneğin, Japonya, 1995'teki Kobe depreminin ardından hızlı yapılaşma için çelik sistemlerini kullanmış ve yaralarını kısa sürede sarabilmiştir.

1999 Depremi'nden sonra çelik yapıların güvenilir ve dayanıklı bir seçenek olduğunu anlayan Melih Şimşek, Türkiye'de bu yöntemin yaygınlaşması için çalışmıştır. Şimdi, Consera olarak yarım asırlık deneyimleriyle çelik yapıları Türkiye geneline yayma hedefiyle çalışmaktadır.

Consera, son üç yılda yüzde 30 büyümüş ve Türkiye'nin ihtiyacı olan çelik yapıları üretmeye devam etmektedir. Şimşek, çelik yapıların dünya genelinde de talep görmesi için kapasite artışlarına odaklandıklarını ve bu alanda önemli bir oyuncu olmayı hedeflediklerini belirtiyor.

Bu çerçevede, çelik yapıların deprem riskini azaltma, hızlı inşaat avantajları ve dayanıklılıklarıyla öne çıktığına dikkat çekerek, Türkiye'nin bu yöntemi daha fazla benimsemesi gerektiğini vurgulamaktadır.