Doğa Hastaların İyileşmesine Nasıl Katkıda Bulunur?

Nüshet Çamuşoğlu / nushet@ekoyapidergisi.org
Son yıllarda, özellikle COVID-19 pandemisi sonrası, doğa ile iç içe olma, mimari teori ve pratikte giderek daha önemli hale geldi. Pandemi, doğal ortamların iyileştirici rolünü vurgularken, bu dönemde birçok bilimsel çalışma, yeşil alanların iş yerlerinde, evlerde veya kentsel alanlarda insan sağlığı üzerindeki olumlu etkilerini ortaya koydu. Bu kanıtlanmış araştırmalarla, doğal unsurları hastane tasarımlarına dahil etmenin, fiziksel veya zihinsel zorluklarla karşı karşıya olan hastalar için hayati destek sağlayacak alanlar inşa etmek açısından ne kadar önemli olduğu aşikar.

Bugün bu konu daha fazla ilgi görse de, doğanın hastaların iyileşmesine yardımcı olduğu fikri tıp dünyası için yeni bir olgu değil. Tarih boyunca çeşitli kültürler, yeşil alanlar ile iyileşme arasındaki ilişkiyi öngürdü. Taoist Çinliler, iyileştirici etkilerine inandıkları için bahçeler ve seralar inşa ederken, Orta Çağ'da Avrupa'daki manastırlarda terapatik bahçeler bulunmaktaydı. Ancak, teknolojinin ilerlemesiyle birlikte doğa ve iyileşme arasındaki bu ilişki zamanla önemini kaybetti ve hastanelerdeki bahçeler daha az değer görmeye başladı. Son yıllarda, doğanın tedavi edici faydalarını doğrulayan bilimsel çalışmaların artmasıyla, hastaneler yeşil alanları tasarımlarına yeniden entegre ediyor ve bu kritik ilişkiyi hastaların şifası için yeniden önem kazandı.

doğa

Çevre psikoloğu Roger Ulrich'in liderliğinde 1984 yılında Science dergisinde yayınlanan önemli bir makale, bu konuda öncülük etti. "Pencereden Görülen Manzara Ameliyat Sonrası İyileşmeyi Etkileyebilir Mi?" başlıklı bu çalışma, modern tıbbi araştırmanın katı standartlarını — net deneysel kontroller ve ölçülebilir sağlık sonuçlarıyla — kullanarak, sadece bir bahçeye bakmanın bile ameliyatlar, enfeksiyonlar ve diğer hastalıklardan iyileşmeyi hızlandırabileceğini gösteren ilk araştırmaydı. Ulrich ve ekibi, Pensilvanya'da bir hastanede safra kesesi ameliyatı sonrası iyileşen hastaların tıbbi kayıtlarını analiz etti. Araştırma sonuçları, pencereleri ağaçlara bakan hastaların, ortalama bir gün daha hızlı iyileştiğini ve tuğla duvara bakanlara kıyasla daha az ağrı kesiciye ihtiyaç duyduğunu, ayrıca ameliyat sonrası komplikasyonların daha az olduğunu ortaya koydu.

Ulrich'in 1984'te yaptığı bu öncü çalışmadan kırk yıl sonra yapılan araştırmalar, Ulrich'in bulgularını yeni kanıtlarla desteklemeye devam etti. Örneğin, 2021 yılında International Journal of Environment Public Research dergisinde yayınlanan bir çalışma, doğa manzaralarına bakmanın yalnızca üzüntü ve kaygı gibi olumsuz duyguları azaltmakla kalmayıp, aynı zamanda ağrı, nefes darlığı ve yorgunluk gibi klinik sonuçları da iyileştirdiğini ortaya koydu. Araştırmalar, doğanın iyileştirici etkilerinin iki ana mekanizmadan kaynaklandığını öne sürüyor. Birincisi, doğaya bakmak dikkati acıdan uzaklaştırıyor. İkincisi, doğal güzelliklerden keyif almanın sağlığı iyileştiren nörotransmitterlerin salgılanmasını tetikliyor.

doğa ve hastane

Doğanın sakinleştirici ve moral artırıcı etkileri geniş çapta kabul edilse de, hastane ortamlarında tasarım kararlarını yönlendirmek için bilimsel çalışmalar önemlidir. Sadece hoş bir manzara sunmanın ötesinde, peyzajlı alanların tedavi edici faydaları interaktif unsurlar içerebilir. "Tedavi bahçeleri" hastalara bağımsızlık duygusu kazandırabilir, sosyal etkileşimi teşvik edebilir, fiziksel aktivite fırsatları sunabilir ve doğal dikkat dağıtıcı unsurlar sağlayabilir.

Bu fikri desteklemek için, Healing Gardens: Therapeutic Benefits and Design Recommendations yayını, hastanelerde yeşil alanların tasarımı için önemli yönergeler sunmaktadır. Bu çalışmada, tekerlekli sandalye kullanıcıları gibi fiziksel engellilere kolay erişim ve net işaretler sağlanmasının önemi vurgulanmaktadır. Ayrıca güvenlik de ön planda tutulmalı; el korkulukları ve pürüzsüz yüzeyler önerilmektedir. Banklar ve sandalyeler gibi mobilyalar rahat ve taşınabilir olmalı, böylece kullanıcılar oturma yerlerini seçebilir. Ayrıca, bahçeler herkesin, özellikle hareket kabiliyeti kısıtlı hastaların, yataklarından bile görebileceği şekilde görünür olmalıdır.

doğa ve hastane

Bu bağlamda yeşil alanlar, hastalar ve tıbbi personel için hastane tasarımlarında daha fazla değer kazanmaya ve entegre edilmeye başlandı. Restorative Gardens kitabında vurgulanan Texas Medical Center ve Pensilvanya'daki Friends Hospital gibi örnekler, peyzajın iyileşme sürecine nasıl yardımcı olabileceğini gösteriyor. Benzer şekilde, Maggie Centers, insan odaklı mimarileriyle ünlüdür ve şu sorudan ilham almıştır: "Mimari hastaların kaygılarını artırarak olumsuz etkileyebiliyorsa, iyileştirici ve tedavi edici olacak şekilde de tasarlanabilir mi?"

Tasarımla ilgili yönergelere veya formüllere sıkı sıkıya bağlı kalmak yerine, hastane alanları, hastaları en hassas anlarında destekleyen ve rahatlatan bir insan odaklı yaklaşıma odaklanmalıdır. Yeşil alanların bu bağlamda entegre edilmesi özellikle faydalıdır. Tam bir çözüm olmasa da, yeşil alanlar, hastaların iyileşmesine önemli ölçüde yardımcı olabilir, rahatlama sağlayabilir ve daha iyileştirici bir ortam oluşturabilir.


Yorum yaz...

Teşekkür ederiz. Yorumunuz onaylandıktan sonra yayınlanacaktır.
Üzgünüm. Yorumunuz gönderilemedi. Lütfen tekrar deneyin.
  • (Yayınlanmayacak)