Kentsel Bir Merkez Olarak Planlanmış Gar Projesi
Ankara Yüksek Hızlı Tren Garı yapısı sadece bir ulaşım yapısı olarak ele alınmamış , kentsel bir merkez olarak planlanmış, bu anlamda ulaşım işlevinin yanı sıra ticaret, yeme içme, konaklama gibi işlevlere yer verilmiştir.
Ankara Tren Garı, Alman şehir plancısı Jansen’in tasarladığı şehir planına göre, Cumhuriyet Caddesi’nin bittiği noktada konumlanır. Cumhuriyet dönemi modernleşme hareketinin mimari ürünlerinin konumlandığı cadde üzerindeki Gar binası, döneminde hem şehre giriş kapısı hem de şehrin bittiği nokta olarak kabul edilmiştir. Yurt içi kullanımı hızla yaygınlaşan “hızlı tren” altyapısının da gelişmesi yeni bir gar yapısı gereksinimini oluşturmuştur.
Ankara Yüksek Hızlı Tren Garı projesi, Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryolları (TCDD) tarafından yap işlet devret modeliyle 2013 yılında yapılan ihaleyle Cengiz-Limak-Kolin (CLK) ortaklığına verilmiştir. Yapı uygulama çalışmaları başlamadan, yatırımcılar ihale projesi üzerinden yaptırdıkları fizibilite sonuçlarına göre proje tasarımını TCDD yönetimiyle birlikte değerlendirerek yeni bir proje geliştirilmesini A Tasarım’dan istemişlerdir. A Tasarım’ın ilk önerisi Tarihi Gar binasının markizinin saçak kotundan başlayarak, Celal Bayar Bulvarı yönüne doğru yükselen bir yapı idi. Yapı imar kurallarının izin verdiği maksimum yüksekliğe ulaşarak ana giriş cephesini oluşturuyordu. A Tasarım tarafından hazırlanan proje konsept aşamasında kaldı.
Ankara Hızlı Tren Garı, Konsept Proje, A Tasarım Mimarlık Proje sürecinde yatırımcılarla beraber geliştirilen konsept proje TCDD’ye sunulmuş, yapılan karşılıklı görüşmelerde binanın kütlesel formunun önce onaylanan ihale projesine (Serdar Akünal+SUDOPAK tarafından hazırlanan proje) uygun olması kararına varılmıştır. İhale projesinde bulunan kütle ve cephe ana kararları ile tasarım yeniden etüt edilmiş; iç mekan yapı kurgusu tümüyle yeniden ele alınarak uygulama projeleri hazırlanmıştır.
Yatırımcılar 220.000 m2 kapalı inşaat alanı olan projeyi 24 aylık bir sürede tamamlayarak 29.10.2016 tarihinde AHTG binasını kullanıma açmıştır. Yapıda her biri 400 metre uzunluğunda TCDD servis hizmetlerinin de sağlanabildiği üç peronda aynı anda 12 adet hızlı tren hizmet verebilmektedir.
Ankara Yüksek Hızlı Tren Garı yapısı sadece bir ulaşım yapısı olarak ele alınmamış, kentsel bir merkez olarak planlanmış, bu anlamda ulaşım işlevinin yanı sıra ticaret, yeme içme, konaklama gibi işlevlere yer verilmiştir.
'' LEED GOLD SERTİFİKASI '' ADAYI GAR BİNASI
İnşaat sırasında ortaya çıkan kirliliğe ve atıklara uygun olan bir yönetim planı oluşturulmuş ve çıkan atıklar türlerine göre ayrıştırılıp uygun şekilde bertaraf edilmiştir. Kullanılan malzemeler, geri dönüştürülmüş malzemeler arasından seçilmiş ve bu malzemelerin alımı proje alanına yakın mesafelerden gerçekleştirilerek yerel malzemelerin kullanımı desteklenmiş ve nakliyattan kaynaklanan karbon salınımının azaltılması hedeflenmiştir.
Yeşil ve sürdürülebilir binaların gerekliliği gün geçtikçe daha iyi anlaşılmakta ve bu uygulamalar tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de giderek yaygınlaşmaktadır. Bu kapsamda Ankara Yüksek Hızlı Tren Garı da, LEED v2009 BD+C sertifika sisteminde yer alan ana başlıklar altında bulunan birçok krediye başvurarak, “LEED Gold Sertifikası” kazanmaya aday olmuştur. LEED danışmanlığını ve aydınlatma otomasyon projelerini Ven Esco yapmıştır. Daha sonra da bu konudaki özel uzmanlığı ve birçok referansıyla; aydınlatma otomasyon uygulamasını ve devreye almasını da Ven Esco yapmıştır.
Bu proje kapsamında, çatıda 725 kWe üretecek PV Güneş Elektrik Fizibilitesi ve projesi de yapılmış ancak, İdare’nin kendi enerji santralleri olduğu ve işletme süresi göz önüne alındığında yapılması uygun bulunmamıştır. Bu projede, binanın daha enerji verimli ve daha çevre dostu olmasına yönelik birçok uygulama yapılmıştır.
Proje alanı herhangi bir hassas araziye zarar vermeyecek ve temel sosyal hizmetlere yakın olacak şekilde seçilmiştir. Buna ek olarak proje, bireysel araç kullanımını azaltmaya yönelik olarak toplu taşıma olanaklarına uygun bir alanda bulunmaktadır. Böylelikle ulaşımdan kaynaklanan karbon salınımının azaltılması hedeflenmektedir. Yine aynı hedefe yönelik olarak proje içerisinde bisiklet park yerleri ayrılmış ve düşük emisyonlu araçlar için özel park yerleri ve şarj istasyonları kurulmuştur. Yine “Sürdürülebilir Araziler” konu başlığının bir gerekliliği olarak, ısı adası etkisini azaltmak için çatı açık renge boyanmıştır.
Suyun etkin kullanımına yönelik birçok uygulama yer almaktadır. Yağmur sularının, yağmur suyu toplama sistemi ile toplanarak bina içerisindeki rezervuarlarda kullanılması sağlanmıştır. Ayrıca su armatürleri az su tüketen, verimli armatürler arasından seçilerek yüksek yüzdelerde su verimliliği sağlanmıştır. Peyzajda ise, Ankara iklimine uygun, yerel bitkilerin ve damla sulama sistemlerinin kullanılması ile verimli sulama stratejileri uygulanmıştır.
İnşaat sırasında ortaya çıkan kirliliğe ve atıklara uygun olan bir yönetim planı oluşturulmuş ve çıkan atıklar türlerine göre ayrıştırılıp uygun şekilde bertaraf edilmiştir. Kullanılan malzemeler, geri dönüştürülmüş malzemeler arasından seçilmiş ve bu malzemelerin alımı proje alanına yakın mesafelerden gerçekleştirilerek yerel malzemelerin kullanımı desteklenmiş ve nakliyattan kaynaklanan karbon salınımının azaltılması hedeflenmiştir. Ayrıca bina içerisinde kullanılan yapı kimyasalları uçucu organik miktarı LEED tarafından belirlenmiş limitlere uygun olan ürünlerden seçilmiş ve bina kullanıcılarının sağlık ve konforuna katkıda bulunulmuştur.
Mekanik ve elektromekanik sistemler de, COP yüksek, Eurevent A-B sınıfı HVAC sistemleri seçilmiş ve uygulanmıştır. “Temel devreye alma”nın yanısıra, Dr. İbrahim Çakmanus tarafından tesisin “TAB” ve “gelişmiş devreye alması” da 5 ay gibi uzun ve ciddi ölçümler sonucunda yapılmıştır. Senaryolar ve performanslar iyileştirilmiştir.
Ayrıca ENDOKS Firması tarafındanda, SCADA ve Enerji İzleme ve Faturalama Sistemi kurulmuştur.
AYDINLATMA OTOMASYONU UYGULAMASI
LEED danışmanlığı sürecinde de; “Aydınlatma Danışmanı”na yardımcı olunarak, aydınlatma ve aydınlatma otomasyonunda projeler hazırlanmış ve aydınlatma otomasyonu projesi Ven Esco tarafından uygulanmıştır. Bazı armatür testleri de; Ven Esco tarafından yapılmıştır.
Arif Künar, Ven Esco Genel Müdürü
İç aydınlatmada yapının tamamında LED armatürler ve buna ek olarak aydınlatma otomasyon sistemi olarak DALİ otomasyon altyapısı kullanılmıştır. Projede kullanılan “DALI altyapısı - Dijital Adreslenebilir Aydınlatma Arayüzü”, Uluslararası Elektroteknik Komisyonu (IEC) tarafından özelleştirilmiş ve dünya çapında kabul gören bir standarttır. Bu altyapı, uygulama ve devreye alma süreçlerinin her birinde büyük esneklik sunmaktadır. Sisteme dahil olan tüm armatürler linyelemenden bağımsız olarak istenildiği şekilde gruplanabilir ve senaryoları oluşturulabilir. İster grup, ister ise birim bazda armatürlerin kontrolleri zaman veya işletme senaryolarına ya da sensör verilerine göre yapılabilir. Tüm senaryo ve gruplamalar ileride herhangi bir altyapı değişikliğine gitmeden değiştirilebilir.
DALI Protokolü IEC 62386 teknik standardı kapsamında düzenlenmiş olup, dünya çapında birçok üretici tarafından DALI uyumlu sistemler ve/veya kompanentler geliştirilmektedir. Sistemin özellikleri ve projeye olan katkıları şöyle sıralanabilir:
• Kolay genişleyebilen ve tam uyumlu sistem
• Harekete, günışığı ve uygulamaya yönelik programlanabilir sistem yapısı
• Temel bina yönetim sistemlerine entegre edilebilir altyapı
• Senaryo-gruplama ve bağımsız kontrol seçenekleri
• Çift yönlü haberleşme
• Arıza ve durum bildirimi
• Merkezi kontrol ve takip
• Basit sistem mimarisi- kolay kurulum ve programlama
Projede kullanılan LED modüller yüksek verimli, düşük arıza oranlı ve dimmerlemeye en uygun ışık kaynaklarıdır. Bu armatürlerin DALİ altyapısı ile desteklenmesiyle yıllık elektrik tüketiminin floresan teknolojisinin kullanıldığı yapılara göre oldukça düşük olacağı beklenmektedir. Ayrıca armatürlerde kullanılan özel LED sürücüler için yüksek verimli (90%), yüksek güç faktörlü (0,95c) ve servis ömrü yüksek (50.000 saat) olan ürünler tercih edilmiştir.
Yapıda 5.500 m ışık hattı, yüksek tavan endüstriyel armatürler, gizli aydınlatma modülleri, 60x60 LED kare armatürler, spot armatürler mevcuttur.
Projede 8161 adet DALI armatür, 50 adet 905 merkezi ekipman, 92 adet 910 merkezi ekipman, 11 adet 920 merkezi ekipman ve 48 adet röle modülü (192-384 linye) bulunmaktadır. Buna ilaveten kullanılan aydınlatma otomasyon elemanları; Pasif Infrared Dedektör ve Kızılaötesi Alıcı İçeren Dedektör, Günışığı Sensörü ve Multisensor, Senaryo panelleri ve Microwave Dedektör ile desteklenerek genel mahal, dolaşım alanları, ofisler, peronlar ve otopark için farklı aydınlatma senaryoları tasarlanmıştır:
Genel Mahaller-Dolaşım Alanlarında;
• Gün Işığı sensörü olan yerlerde, gün ışığına göre aydınlık seviyesi ayarlama
• Gün ışı sensörü olmayan yerlerde, manuel değiştirilebilir aydınlatma seviyesi
Ofislerde;
• Değişken seviyeli aydınlatma senaryo butonları
• Mesai bitiminde ışıkların kapatılması
• Mesai bitimiyle hareket sensörlerinin devreye girmesi (ayarlanabilir hareket görme süresi, aydınlık seviyesi)
Peronlarda;
• Manuel değiştirilebilir aydınlatma seviyesi
Otoparklarda;
• Hareket sensörleri ile kontrol (ayarlanabilir hareket görme süresi, aydınlık seviyesi).
Proje Künyesi
Mimari Tasarım: A Tasarım Mimarlık-Ali Osman Öztürk
Mimari Tasarım Ekibi: Ali Osman Öztürk, Levent Balcı, İrem Aker Büyükkalay, Niyazi Ayvaz, Canan Arslan, Hasret Devran İnce, Sinan Özkan, Ülkü Eroğlu, Asu Çetinkaya, Durmuş Ursun
İşveren: Cengiz Holding, Limak Holding, Kolin İnşaat (CLK)
Proje Tarihi: 2013
İnşaat Alanı: 220 000 m2
Statik Proje: Prota Mühendislik
Mekanik Proje: Metta Mühendislik
Elektrik Proje: Yurdakul Mühendislik
Peyzaj: Promim Çevre Düzenleme, Kentsel tasarım Ltd. Şti.
Cephe Danışmanı: Priedemann Cephe Danışmanlığı
Yangın Danışmanı: Alara Proje Mühendislik
Akustik Danışman: Mezzo Stüdyo
Yaya Modellemesi & CFD: ARUP
LEED Danışmanı: Vanesco
Aydınlatma danışmanı: Crealux
Fotoğraflar: Fethi Mağara