Yeşil Dönüşüm Kaçınılmaz
İş Dünyası ve Sürdürülebilir Kalkınma Derneği (SKD Türkiye) Yönetim Kurulu Başkanı Ebru Dildar Edin, Cumhurbaşkanı’nın Birleşmiş Milletler Genel Kurul’unda yaptığı konuşmasına ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Atılan adımların son derece olumlu olduğuna dikkat çeken Edin, “Paris İklim Anlaşması’nı Meclisimizin onayına sunulması, Türkiye’nin bu konudaki kararlılığını gösterecek ve uluslararası ticaretteki rolümüzü sağlamlaştıracak” dedi
SKD Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı Ebru Dildar Edin, tüm dünya için iklim değişiminden kaynaklanan sorunların üstesinden gelmeye yönelik bağlayıcı kararlar almanın ve yaptırımları hayata geçirmenin oldukça önemli bir hale geldiğine dikkat çekti.
Son dönemde Türkiye’de atılan adımların son derece olumlu olduğunu vurgulayan Ebru Dildar Edin, açıklamasını şöyle sürdürdü: “Avrupa Birliği, Yeşil Mutabakat’ı yol haritası olarak benimseyip hayata geçirmeye başladı. Avrupa Komisyonu, yakın zamanda, 2050 yılında iklim nötr kıta olma yolunda FitFor55 (Yüzde 55 hedefine uygunluk) başlığıyla kapsamlı bir dizi öneri paketi sunarak somut bir adım attı.
AB’de yaşanan bu değişim rüzgarı hem tüm dünyanın hem de ülkemizin gündemini gerek finansal kaynaklar gerekse de yasal düzenlemeler açısından etkiliyor. Artık Türkiye’de, sürdürülebilir ekonomik büyüme için ihtiyacımız olan yasal altyapıya dair umut verici gelişmeleri çok daha sık görmeye başladık.
Bu çerçevede Türkiye’de ‘AB Yeşil Mutabakat Eylem Planı’nın yayınlanması, ‘Yeşil Mutabakat Çalışma Grubu’ kurulacağına dair Cumhurbaşkanlığı genelgesi ve Yeni Orta Vadeli Plan’da ‘Yeşil Dönüşüm’e yer verilmesi yakın dönemde şahit olduğumuz olumlu gelişmeler arasındaydı. Cumhurbaşkanı’mızın Birleşmiş Milletler Genel Kurul’unda yaptığı konuşmasında, ‘Paris İklim Anlaşması’nı Meclisimizin onayına sunmayı planlıyoruz’ sözleri ise, Türkiye’nin bu konudaki kararlılığını ortaya koydu ve uluslararası ticaretteki rolümüzü sağlamlaştırdı.”
“Küresel bir oyuncu olmaya devam edebilmek için Yeşil Dönüşüm kaçınılmaz”
Pandeminin iklim krizinin göz ardı edilemez bir tehdit olduğunu, son dönemde tüm dünyada yaşanan doğal felaketlerin ise, bu tehdidin boyutlarını gösterdiğini ifade eden Ebru Dildar Edin, “Dünya’daki Yeşil Dönüşüm gerekliliklerini yerine getiremediğimiz takdirde izole olacağız. Küresel ekonominin bir parçası olmaya ve gelişmiş ülkelerle ticaret yapmaya devam edebilmek için Yeşil Dönüşüm kaçınılmaz” uyarısında bulundu.
Belirlenecek strateji ve alınacak somut aksiyonların, Türkiye’nin geleceğini şekillendireceğine dikkat çeken Edin, açıklamasında şu sözlere yer verdi: “Yeşil dönüşüm konusunda istikrarlı ilerleme için daha güçlü iklim politikalarına ve somut aksiyonlara ihtiyacımız var. Yeşil Dönüşümün en somut araçlarından bir tanesi ise Döngüsel Ekonomi. Gelişmiş ülkeler artık döngüsel ekonomiyi şart koşmaya başladı.
İhracatımızda AB ülkelerinin payının yüzde 50 olduğunu düşünürsek, döngüsel ekonomiye uyumu ülke olarak bizim de acilen ajandamızın en üst satırına taşımalıyız. Elimizi çabuk tutmalı ve Paris İklim Anlaşması’nın imzacısı olarak bu konuda kararlılık sergilemeliyiz. Gerekli aksiyonları alamadığımız takdirde küresel ekonominin içindeki mevcut konumumuzu korumak mümkün olmayacak. Böylesi bir durum itibarımızı zedelemenin yanı sıra ticarette izole olmamıza da neden olabilir.”
“SKD Türkiye olarak iş dünyasına liderlik etmeye hazırız”
Dönüşüm konusunda çözüm önerilerine değinen Ebru Dildar Edin, açıklamasını şöyle sonlandırdı: “SKD Türkiye olarak, uzun zamandır Döngüsel Ekonomi konusunda çalışmalar yürütüyoruz. Nisan 2020’de hayata geçirdiğimiz Türkiye Döngüsel Ekonomi Platformu’nun şu anda 24 farklı sektörden 187 üyesi bulunuyor. Burada gerçekleştirilen işlemler sayesinde ise, 1 milyon 750 bin Euro değere karşılık gelen 26 bin ton malzemenin geri kazanılması sağlandı. 60 şirketten 150 kişinin katıldığı Döngüsel İş Tasarımı Eğitimleri düzenlendi. Platformun henüz 17 ay gibi kısa bir sürede bu başarıya ulaşmasından ve SKD Türkiye olarak iş dünyasına bu alanda liderlik etmekten mutluluk duyuyoruz.
EBRD iş birliği ile gerçekleştirdiğimiz “Türkiye’de Düşük Karbonlu ve Döngüsel Bir Ekonomik Toparlanma için İş Birliği Çağrısı” iş dünyasında destek görmeye devam ederken; diğer taraftan bu yıl ilkini düzenlediğimiz Döngüsel Ekonomi Haftası’nı geleneksel hale getirmek üzere çalışmalarımızı sürdürüyoruz.
SKD Türkiye olarak hayata geçirdiğimiz tüm bu çalışmaların, ülkemizde döngüsel ekonomi konusunda oluşturulan politikalar için önemli birer kaynak olacağına ve izlenecek yola ışık tutacağına inanıyorum. Nitekim, çalışmalarımızın iş dünyasından olduğu gibi kamudan da takdir ve destek görmesi gurur verici.
SKD Türkiye olarak, şimdiye kadar olduğu gibi bundan sonra da üstümüze düşeni yapmaya ve bu konuda tüm kaynaklarımızı sunarak Yeşil Dönüşüm prensipleri doğrultusunda yeni iş birlikleri ve dijital araçlarla iş dünyasına liderlik etmeye hazırız.”