Eko-Renovasyon “Kendi işini kendin yap... Bi’ de ekolojik olsun!”
Her alanda ekolojik tartışmaların yaşandığı günümüzde birey olarak neredeyiz ve ne yapabiliriz? Şirketler ve ülkeler politikalarını yeni önceliklere göre düzenlerken, herhangi bir hane halkı da günlük hayatında yapabileceği değişikliklerle sürece katkıda bulunabilir mi? Daha ekolojik olmak uğruna büyük bütçeler ayrılmak zorunda mı, yoksa kısıtlı bir bütçeyle de destek sağlanabilir mi?
“Yeşil” etrafında şekillenmeye başlayan ekonomik düzenin çıkış noktasını oluşturan ekolojik kaygılar, insanların yaşam şekillerinde doğal ve basit olandan uzaklaşmasıyla baş göstermeye başladı. Doğal olana geri dönüşü simgeleyen ve kişileri sadeleşmeye sevk eden bu yeni yaklaşımların merkezinde de gene insanların yaşam şekilleri yer alıyor. Bugün çevrelerinde görmek istedikleri değişime kendilerinden başlayan pek çok insan var. Kimileri GDO'lu ürünlere karşı çıkarak arka bahçelerinde üretim yapıyor, kimileri de bu değişime mekanlarından başlıyor. Ekorenovasyon başlığı altında toparlanan bu mekansal yenilemelere dünyadan çeşitli örnekler sunmak mümkün.
İngiltere’de bu tip yaklaşımları ele alan ve destekleyen COIN (Climate Outreach and Information Network) ve SEA (The Sustainable Energy Academy) gibi kuruluşlar mevcut. Oluşturdukları proje veri tabanları ile kırsal ve kentsel alanlarda bireylerin neden böyle tercihlerde bulunduklarını, nasıl ve hangi yolları izleyerek evlerinde değişiklikler yaptıklarını ve sonuçta nasıl kazançlar elde ettiklerini sunuyorlar.
COIN’in desteklediği ve “Ecovation” olarak isimlendirdiği veritabanında yer alan ekorenovasyon projelerinin vaka analizleri ev sahipleri tarafından yazılıyor. Analizlerde ilk olarak insanların neden motive oldukları belirtiliyor. Hayata geçirilen projelerde çevreci kaygıların yanı sıra ekonomik kaygıların da aynı derecede etkili olduğunu görülüyor. Bir çok farklı yaklaşımla uygulanan projeler çeşitli başlıklarda incelenebiliyor.
İzolasyon
Gerçekleştirilen yenilemelerden en çok üstünde durulan unsur izolasyon. 1930’larda yapılmış bir yapının ekovasyonunu gerçekleştiren ev sahibi, deneyimlerine değindiği yazısında benzer bir dönüşüm gerçekleştirmek isteyenler için önerebileceği en önemli uygulamanın izolasyon olduğunu vurguluyor. Isıyı içeride tutmayı başardığınız sürece hem daha verimli bir ısıtma sistemi uygulanmış oluyor, hem de ısınma için harcanacak enerji ve yakıttan tasarruf sağlanıyor. İzolasyon uygulamaları en çok çatılarda ve ev içinde yoğun olarak kullanılan alanlarda uygulanıyor. Merdiven boşluğu gibi daha seyrek kullanılan alanlarda ise daha zayıf ve az masraflı izolasyon uygulamaları gerçekleşiyor.
Isınma Sistemleri
İnsanlara fikir vermesi ve yol göstermesi amacıyla sunulan projelerin bir çoğu oldukça eski yapılar olmasından dolayı bir takım temel sistemleri eskimiş ve verimsiz durumda. Bundan dolayı renovasyonlarda ısıtma sistemine yönelik köklü ve ekolojik değişimler gerçekleştiriliyor. Mevcut sistemin veriminden memnun olmayanlar daha verimli olabilecek sistemlere geçiyor. Örneğin çatılarına solar paneller yerleştirip ısınmasını buradan sağlayan sistemler uygulanıyor.
Isınma sistemleriyle ilgili bir diğer göze çarpan ortak özellik, projelerin büyük oranında zeminden ısıtma sistemlerinin uygulanmış olması. İzolasyon ile birleşince, maksimum verim ve minimum kayıpla ısınma sağlanmış oluyor.
Enerji
Isınma sistemleri için uygulanan solar paneller, evin enerji ihtiyacını da karşılamada yardımcı oluyor. Bunların yanı sıra enerji harcamasını en aza indirmek için A+ sınıfına giren beyaz eşya ve enerji tasaruflu ampüller gibi çevre dostu ürünler tercih edilyor. Kullanıcıların elde ettikleri verilere göre, örneğin bir projede yıllık enerji tüketimi 1,400 kWh olarak saptanmış. İngiltere’de bir evin ortalama yıllık enerji harcaması 4,000 kWh açıklandığı düşünüldüğünde yarısından daha aza indirgenen enerji harcaması, beklenen sonucu sağladığını kanıtlıyor.
Su Yönetimi
Ekolojik yaklaşımlarda su harcamalarının minimum düzeye indirmek ve gereksiz harcamalardan kaçınmak için su kontrolünü arttırmak üzere çeşitli önlemler alınıyor. Bataryaları değiştirmekle işe başlayan ev sahipleri, özellikle düşük debili olanlar tercih ediyor.
Projelerde sadece şebekeden gelen sudan değil, yağmur suyundan ve gri sudan da yararlanılması hedefleniyor. Bahçelere yerleştirilen yağmur suyu toplama tanklarından ve lavabo, banyolardan toplanan kullanılmış sular, bahçe sulaması gibi işlevlerde değerlendiriliyor.
Peyzaj
Biriktirdikleri suların değerlendirilmesinde doğal yöntemlere başvuranlar, bahçelerinde yarattıkları sulak-sazlık alanlarla, bitkisel arıtma ortamı hazırlıyorlar. Böylece hem doğal arıtma sistemi kurulmuş oluyor, hem de bahçelerde görsel olarak estetik alanlar yaratılıyor. Evinde bahçesi olan kullanıcalar, sahip oldukları avantajı maksimum verimle değerlendirmeyi hedefliyorlar. Açık alanlarında küçük parseller yaratıp kendi meyve-sebzelerini yetiştirip, kendi tarım ürünlerini kullanıyorlar. Böylece organik ürünlerini kendi olanaklarıyla elde ediyorlar.
İç Mekan Düzenlemesi
Ekolojik renovasyon projelerinde temel özellikleri değiştiren bazı kullanıcılar, iç mekanda da gerçekleştirdikleri alternatif değişimlerle farklılıklar yaratıyorlar. Uygulamalar arasında en sık karşılaşılan durum, kullanılan ortak alanların birleştirilerek tek bir mekana dönüştürülmesi. Böylece hem ısınma hem de elektrik harcamalarında tasarruf sağlanmış oluyor.
Tamamen kendi insiyatifleriyle ekolojik renovasyon yapmaya gönüllü olan kullanıcılar, projelerinde mümkün olduğunca geri dönüştürülmüş veya tekrardan kullanılan ürünlerden yararlanmaya çalışıyorlar. Bütün projelerin sonucunda gerçekleştirdikleri yeniliklerden memnuniyetlerinin altını çizen ev sahipleri, yaptıklarının tamamıyla bireysel teşviklerle gerçekleştirdiklerini ve bütün süreçte konuyla ilgili bilgili kişi ve firmalara danışıp bilinçli bir şekilde ilerlediklerini belirtiyorlar.
Peki Türkiye’de neler oluyor? Ülkemizde “ekolojik bireysel eylemler” için yeterli altyapı yavaş yavaş oluşuyor.