Mimarlığın Geleceğini Teknoloji Şekillendirecek
Guardian Glass Sponsorluğunda hazırlanmıştır.
YAZGAN DESIGN
Begüm YAZGAN
Kerem YAZGAN
Modern mimarlığı bekleyen durumlar teknoloji ile direkt ilişkili olarak gelişecektir. Gelecekte belki de mimarlık mesleği form oluşturma sürecinden koparılacak ve bir yazıcıdan çıkan üç boyutlu formu topoğrafyaya entegre etme pratiğine dönüşecektir. Bu durumda sistemci yaklaşımın ele aldığı disiplinlerarası koordinasyon ön plana çıkacaktır.
Begüm Yazgan
14 yılda 19 ülkede 38 ulusal ve uluslararası tasarım ödülü alan Yazgan Design’in hikayesini sizden dinlemek isteriz...
Aslında sanırım 71 adet ulusal ve uluslararası tasarım ödülü almış bulunuyoruz. Özetle Yazgan Tasarım Mimarlık, 2003 yılında ben ve eşim Kerem Yazgan tarafından kuruldu. Mevcut 45 kişilik kadromuzla mimari, iç dekorasyon, peyzaj ve grafik tasarım projeleri gerçekleştirmekteyiz.
Şirket kurulduğundan beri gerçekleştirdiğimiz toplam 6 milyon metrekareyi geçen proje, 19 ülkenin çeşitli basın organlarında yayınlandı. Konseptten uygulamaya tasarım sürecinin her aşamasını gerçekleştirmekteyiz. Karma kullanımlı projeler, konutlar, spor alanları, hastaneler, alışveriş merkezleri, ofisler, eğitim yapıları, kültürel yapılar, havaalanları gerçekleştirdiğimiz proje tiplerinden bazıları. Şirketimizde proje hizmetlerinin yanı sıra küçük ölçekli yapıların ve peyzaj projelerinin uygulama hizmetlerini de gerçekleştiriyoruz.
Kerem Yazgan
Karma yapı tipolojilerinin yanı sıra iç mekân, kentsel tasarım, peyzaj projelerinin yer aldığı geniş bir portföyünüz bulunmakta. Tüm bu çoklu tasarım süreçlerinizde sürdürülebilirlik, ekoloji, yaşanabilirlik nasıl işleniyor? Uygulanmış projelerinize geri dönüp baktığınızda bu yaklaşımlardan nitelikli verim aldığınızı düşünüyor musunuz?
Ben ekolojik mimarlık üzerine doktora tezi hazırladım. Doktora tezimin konusu 60’lı yıllardan günümüze sistemci yaklaşımın üzerine kurulan ekoloji biliminin mimarlık pratiklerinde nasıl yer aldığı üzerine idi. Kısaca sistemci yaklaşım bir bütünü oluşturan parçalar arası ilişkilerin analizini ve araştırmasını yapar. Ekoloji bilimi de bir gölet, orman gibi örneklenebilen ekosistemi oluşturan canlı ve cansız elemanlar arası enerji odaklı ilişkilenme biçimleri üzerine araştırma yapar. Biz de mimari pratiklerimizde bina ve yakın çevresini oluşturan tüm elemanların ve mimari tasarım sürecini oluşturan her aktörün bir bütünün parçası olduğuna inanıyor ve birbirleri ile ilişkilenmelerinin ekolojik sürdürülebilirlik açısından önemli olduğunu düşünüyoruz. Bu nedenle tasarım aşamasında bina ve yakın çevresini mimari, iç mimari ve peyzaj açısından bütüncül olarak ele alıyoruz.
Mustafa Vehbi Koç Spor Salonu
Binalarımızda mimari ve peyzaj öğeleri mutlaka bir arada kullanılır. Bina ve yakın çevresini tasarlarken üretim sürecini etkileyen mühendisler, danışmanlar gibi her türlü aktörün koordinasyon sürecinde aktif olarak yer alması bizim için çok önemli. Disiplinlerarası çalışma sistemci yaklaşımın en önemli öğesidir. Bina ve yakın çevresinin ekolojik sürdürülebilirliğini sağlamak için LEED ve BREEAM uzmanları, ekologlar ve peyzaj mimarları ile koordineli bir çalışma yaparız.
Hamamyolu Kentsel Platform Projesi
Biz de mimari pratiklerimizde binanın ve yakın çevresinin az maliyet gerektiren bir işletme sürecine girmesine önem veririz.
Ayrıca bizim için binanın ve yakın çevresinin ekonomik olarak sürdürülebilir bir işletim süreci içine girmesi ekolojik olarak çok önemlidir. Ekonomi ve ekoloji aynı dil kökeninden gelmektedir ve ekoloji kısacası “yakın çevrenin ekonomik olarak işletilmesi” anlamına gelir. Biz de mimari pratiklerimizde binanın ve yakın çevresinin az maliyet gerektiren bir işletme sürecine girmesine önem veririz. Gerek mimaride gerek peyzajda olabildiğince yerel kaynaklardan elde edilen, o bölgede yaşayabilen malzemeler kullanmaya çalışırız.
ONS İncek Showroom
Hamamyolu Urban Deck projesi üzerinden ofisinizin kent, mimari ve yeşil tasarım örüntülerini anlatabilir misiniz? Çevre bilinçli mimarinin Eskişehir gibi gelişmekte olan kente ve kent geleceğine kazanımları neler olacak?
Hamamyolu Urban Deck (Hamamyolu Kentsel Platform) projesi kent sakinlerine günlük hayatlarında kullanabilecekleri bir kentsel alan sunmaktadır. Urban Deck projesinde bulunan müze, çocuk oyun alanları, kafeler ve oturma alanları, bitkisel ve yapısal malzemelerin birbirleri ile entegre edilmesi ile tasarlanmıştır. Projemizin gerçekleştirme süreci, kent sakinleri, yerel yöneticiler, mühendisler, danışmanlar, projeyi uygulayan firmalar ile disiplinlerarası biçimde ve sürekli bir koordinasyon içinde yürütülmüştür. Projede kullanılan malzemelerin yerel kaynaklardan, yakın çevreden ve o bölgede yaşayan malzemelerden elde edilmesine önem verilmiştir. Projemiz yerel işletme sahipleri ve üreticileri destekleyen bir biçimde ele alınmıştır. Yerel esnafın, cam ve ahşap ustalarının üretim süreçlerinde yer alması sağlanmıştır. Ayrıca tasarladığımız kentsel alan, çevresinde bulunan iş hanları ve binaların konumu ve silüeti dikkate alınarak gerçekleştirilmiştir. Alanı çevreleyen tüm yapıların analizi yapılmış ve tasarıma mimari elemanlar kullanılarak entegrasyonu sağlanmıştır. Böylece bu yapıların da tasarıma ortak olarak yeniden kent kullanıcılarına açılması hedeflenmiştir.
Sertifika sistemlerinde bina ve yakın çevresi hem çevresel hem de sosyal sürdürülebilirlik açısından ele alınır. Bu sistemler, uygulama sürecinin gelecek kuşaklara çevreye zarar vermeden gerçekleşmesine katkıda bulunurlar.
YDA Center, Guardian SunGuard® HP Neutral 50/32 ve Guardian SunGuard® HP Silver 35/26 ürünleriyle cephe tasarımına yeni bir soluk getiriyor.
Yeşil bina sertifika sistemlerini nasıl değerlendiriyorsunuz, bize bu sertifika süreçlerinizden bahsedebilir misiniz?
Yeşil bina sertifika sistemleri, bina ve yakın çevresini tasarlarken ekolojik ve ekonomik sürdürülebilirliğin gerçekleşmesine önemli ölçüde katkıda bulunan sistemlerdir. Sertifika sistemleri tasarım sürecine entegre edildiğinde, disiplinlerarası koordinasyonun önemi bir kez daha vurgulanmış olur. Mimari ve mühendislik süreçlerinin sürdürülebilirlik açısından ele alınmasına araç olurlar. Sertifika sistemlerinde bina ve yakın çevresi hem çevresel hem de sosyal sürdürülebilirlik açısından ele alınır. Bu sistemler, uygulama sürecinin gelecek kuşaklara çevreye zarar vermeden gerçekleşmesine katkıda bulunurlar.
Ankara Arena Spor Salonu
Ülkemiz gibi kentsel dönüşümün kontrolsüz sistemlerle geliştiği, doğal peyzajın tamamen bozulduğu, hastalıklı kentlerin ortaya çıktığı alanlarda, tasarımcı olarak iş yapmanın zorlukları nelerdir?
Mesleki olarak yapılan her işin zorlukları olduğu kanaatindeyim. Bu durumu yaptığımız işin odağına koyarsak hiçbir yol kat edemeyiz. Bizim için önemli olan, bizden talep edilen işi, bu işin gerçekleşmesini sağlayan tüm aktörlerle koordineli bir biçimde ele alarak ve olabildiğince çevreye ve gelecek kuşaklara zarar vermeden sağlamaya çalışmaktır.
Bizim için önemli olan, bizden talep edilen işi, bu işin gerçekleşmesini sağlayan tüm aktörlerle koordineli bir biçimde ele alarak ve olabildiğince çevreye ve gelecek kuşaklara zarar vermeden sağlamaya çalışmaktır.
Aselsan
Modern mimarlığı ve kentleri gelecekte neler bekliyor, sizin kentlerin geleceği hakkındaki senaryonuz nedir?
Modern mimarlığı bekleyen durumlar teknoloji ile direk ilişkili olarak gelişecektir. Gelecekte belki de mimarlık mesleği form oluşturma sürecinden koparılacak ve bir yazıcıdan çıkan üç boyutlu formu topoğrafyaya entegre etme pratiğine dönüşecektir. Bu durumda sistemci yaklaşımın ele aldığı disiplinlerarası koordinasyon ön plana çıkacaktır. Mimarlar bu koordinasyon sürecinin maestroları olacak ve mimari ürünün çıkmasına yardımcı olan çeşitli aktörleri koordine eden iletişim sistemleri tasarlayacaklardır. Kentlerin sürdürülebilirliği açısından da, bu koordinasyon sürecinin, ekologlar, mimarlar ve mühendislerin bir sistem içinde entegre edilerek gerçekleşmesi önemli olacaktır.