Şehirler Yükselen Sıcaklıkların Etkilerini Nasıl Azaltıyor?
Nüshet Çamuşoğlu / nushet@ekoyapidergisi.org
New York'taki NASA Goddard Institute for Space Studies (GISS), Temmuz 2023 ayının küresel sıcaklık açısından şimdiye kadar kaydedilen tüm aylardan daha sıcak olduğunu açıkladı. 20. yüzyıl Temmuz ayı ortalamasının 1,12 santigrat derece üzerine çıkan bu ay, NOAA veri tabanının başladığı 1850 yılından bu yana kaydedilen tüm aylardan daha sıcaktı. Genel olarak iklim krizi sıcak hava dalgalarını daha yaygın hale getirerek milyonlarca insanı tehlikeye attı. İklim krizinin artan bu etkileri aynı zamanda dünya çapındaki şehirleri de ciddi şekilde etkilemekte ve küresel olarak şehir sakinleri için bir tehdit oluşturuyor.
Berkeley Earth'e göre Temmuz 2023 sıcaklığının yaklaşık %66'sı devam eden insan kaynaklı küresel ısınmayla ilişkilendirilebilir. World Bank bugün dünya nüfusunun yaklaşık %56'sının şehirlerde yaşadığını ve bu nüfusun yaklaşık 4,4 milyar olduğunu tahmin ediyor. Ne yazık ki şehirler bu kamu sağlığı acil durumunun ön saflarında yer alıyor. Aslında ısıyı emen asfalt ve enerjiden kaynaklanan atık ısı nedeniyle yoğun nüfuslu şehirlerde meydana gelen kentsel ısı adaları yüzündendir. Bu durum çevredeki doğal alanlara kıyasla şehirlerdeki sıcaklıkların 5,6 santigrat derece daha sıcak olduğu anlamına geliyor.
Ayrıca soğutma sistemlerine sınırlı erişim ve şehir genelinde yeşil alanların sınırlı olması nedeniyle sıcaklık kentsel alanları da etkiler. Aslında ısı riski seviyelerinin bölgelere göre değiştiği ve bölge başına düşen yeşil alan miktarının doğal olarak yoksulluk ve ırk konularına bağlı olduğu tespit edilmiştir. Interactive Heat Vulnerability Index bu olguyu ve şehirlerdeki gerçek sıcak tehlikesini gözler önüne seriyor.
"NASA verileri dünyanın dört bir yanındaki milyarlarca insanın tam anlamıyla hissettiklerini doğruluyor. Temmuz 2023'teki sıcaklıklar, kayıtlara geçen en sıcak ay oldu. Ülkenin her köşesinde Amerikalılar şu anda iklim krizinin etkilerini ilk elden yaşıyor ve Başkan Biden'ın tarihi iklim gündeminin aciliyetinin altını çiziyor. Bilim nettir. Toplumlarımızı ve gezegenimizi korumak için şimdi harekete geçmeliyiz, sahip olduğumuz tek şey bu." - NASA Yöneticisi Bill Nelson
NASA GISS'e göre Güney Amerika, Kuzey Afrika, Kuzey Amerika ve Antarktika Yarımadası'nın belirli bölgeleri özellikle sıcaktı ve ortalamanın 4 Santigrat derece üzerine çıktı. Bu eşi benzeri görülmemiş sıcaklık artışı, insan kaynaklı küresel ısınmanın süregelen modeliyle tutarlı görünüyor. İlginç bir şekilde 1980 yılına kadar uzanan veri tabanına göre, son 5 Temmuz kayıtlara geçen en sıcak Temmuz ayları olmuş.
Dünyanın dört bir yanında şehirler, artan sıcaklıkların olası etkilerini azaltmak için tedbirler uyguluyor. City Council of Barcelona 26 santigrat derecede tutulan, dinlenme ve suya erişimi olan koşullandırılmış alanlardan oluşan bir iklim sığınağı ağı oluşturulmuş. Ayrıca birçok şehir, kentsel ortamlarda artan sıcaklıkların etkilerini azaltmak için kentsel yeşil alan programları uyguluyor. İlginç bir şekilde Singular Green, ticari caddelerde kentsel ısıyı azaltmak için binalar arasında bitkilerle süslenmiş yeşil tenteler veya kumaş yapılardan oluşan dünya çapındaki ilk sistem olan "Green Shades"i oluşturdu. Bu yıl 2023 Birleşmiş Milletler Taraflar Konferansı veya COP28, iklimle ilgili birçok konuya odaklanacak. Aslında yapılı çevre, binalar, altyapılar, kentsel alanlar ve ulaşım sistemleri etrafında iklim azaltımı düşünüldüğünde temel bir unsur olduğundan, konferans sırasında çok önemli bir tartışma noktası olacak.